01 Temmuz 2021

Denizcilik ve Kabotaj Bayramı 95 yaşında

Denizcilik ve Kabotaj Bayramı .. yaşında

1935 yılından itibaren kutlamaya başladığımız “Kabotaj Bayramı”, 2007 yılından itibaren Denizcilik Müsteşarlığı tarafından alınan bir kararla “Denizcilik ve Kabotaj Bayramı” olarak kutlanmaya başladı. Üstelik artık sadece bir gün değil, bir hafta boyunca kutlanan bir bayramımız var. Kabotaj, bir devletin kendi limanları arasında yük ve yolcu taşıma hakkıdır. 20 Nisan 1926 tarihinde TBMM'de kabul edilen bir kanunla Türklere ait olmayan gemilerin Türkiye sahillerinde yük ve yolcu taşımaları yasaklanmıştır. Yolcu taşımacılığında eskiye bir göz attığımızda Karadeniz’e, Akdeniz’e, Ege’ye giden o güzelim vapurlarımızı hatırlayanlar olacaktır. Şimdilerde anılarda kalan bu gemilerin yerine yenileri gelmedi, gelemedi… Oysa şimdilerde Denizcilik Bayramı sadece sahillerimizde değil, iç sularımızda da kutlanıyor. İç sularımıza yönelik tekneler yapılıyor. İç sularımızda su sporlarına gönül vermiş birçok gencimiz var. Artık bu bayramı bütün halkımızla ve daha fazla coşkuyla kutlama vaktidir. Denize dönen her yüz ve her gönül bu ülke için büyük kazançtır. Çünkü deniz bereket ve refah demektir.

Hasan Naiboğlu

T.C. Başbakanlık Denizcilik Müsteşarı

Denizcilik evrenseldir

1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı bütün denizcilik camiasının, denizle haşır neşir olan profesyonel ve amatör bütün denizcilerin, denizle ilgili herkesin bayramı. Denizcilik Bayramımızı artık bir gün olarak değil, bir hafta olarak kutluyoruz. Bütün dünya ve Türk denizcilerinin her zaman olduğu gibi bugün de denizlerimizi kullanmak ve denizciliğimizi daha ileriye götürmek için birlik ve beraberlik açısından iş birliği yapacağı gündür.

Deniz sevgisini kitlelere yayacağız

Denizcilik evrenseldir. Her ne kadar küçük bir camia olsa da, hepimiz birbirimizi tanısak da, denizcilik aynı zamanda evrensel bir olgudur. Bütün denizcilerin dilleri birdir. Denizciler bir millettir. Dolayısıyla biz aynı milletin fertleriyiz, denizciler olarak aynı denizleri paylaşıyor, aynı denizleri kirletiyor ya da koruyoruz. Aynı denizlerden faydalanıyoruz. Denizler veya denizcilik olmasa insanların yarısı soğuktan donar, yarısı da açlıktan ölürdü. Çünkü dünya ticaretinin yaklaşık yüzde 90’ı deniz yoluyla yapılıyor. Bütün dünya ve Türk denizcilerinin her zaman olduğu gibi bugün de denizlerimizi kullanmak ve denizciliğimizi daha ileriye götürmek için birlik ve beraberlik açısından iş birliği yapacağı gündür.

Küçük ilçelerimizde “Denizcilik Bayramı’nın daha bir şevkle kutlandığına şahit oluyoruz. Bir süredir, Ulaştırma Bakanımızın talimatı ile Denizcilik Müsteşarlığı olarak İstanbul dışındaki akarsu, göl ve göletlerin olduğu kentlerde de kutlamalar yapıyoruz. Amacımız bundan sonra özelikle denizciliğimizin profesyonel anlamda merkezini teşkil eden İstanbul gibi illerimizde de Denizcilik Bayramımızın halkın da katılımıyla coşkuyla kutlanması olacak. Sektörün gelişmesi, profesyonelce yapılan bir iştir. Kuzey ülkelerinde insanların evlerinin önünde tekneleri var. Deniz kültürünün ve sevgisinin yerleşmesi, ancak amatör denizciliğin gelişmesi ile mümkün olur. Önümüzdeki süreçte amatör denizciliği daha da geliştirmek konusunda daha fazla çalışacağız.

METİN KALKAVAN

Deniz Ticaret Odası Yön. Kur. Bşk.

“Denizcilerin temelini atıyoruz”

Deniz Ticaret Odası Başkanı Metin Kalkavan da, Türk denizciliğini marka haline getiren deniz şehitlerini şükranla andıklarını ifade ederek, son yıllarda büyük yol kat eden Türk denizciliğinin Barbaros Hayrettin Paşa’nın ışığında ilerlediğini ve yakılan meşalenin sonsuza dek devam edeceğini söyledi. 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı’nın sadece denizcilerin değil, herkesin bayramı olduğunu belirten Kalkavan, amaçlarının 2030-2050-2100 yılının yeni armatörlerini, yeni denizcilerini yetiştirmek olduğunu vurguladı. Piri Reis Üniversitesi ile bunu başaracaklarına inandığını belirten Kalkavan, “Armatörlüğün temelinde mutlaka yüzde 80-90 denizci temelinden gelen insanlar var. Esasında gemi adamı diye bakılıyor ama biz denizcilerin temelini atıyoruz" dedi. Kimsenin denize gitmek istemediği bir zamanda Türkiye’de büyük bir patlama yaşandığını kaydeden Kalkavan, denizcilik liselerinin sayısının hızla çoğaldığını, fakülte sayılarının arttığını belirterek, bu okullardan mezun olan öğrencilere iş olanağı sağladıklarını, bunun denizcilik sektörüne has bir özellik olduğunu aktardı. “Dünyaya damga vurmuş ender uluslardan biriyiz. Rüzgarla, bilek gücüyle Akdeniz’i Türk gölü haline getirmişler. Ama artık savaşlar ekonomik alanda yapılıyor. Bizler birer ekonomi savaşçısıyız. Korkunç bir mücadele veriyoruz ve bundan şikayet etmiyoruz” dedi.

ZİYA GÖKALP

İMEAK Gemi Sanayicileri Derneği Başkanı

“Denizcilik Bayramı ülkemizin bayramı olmalı”

İMEAK Gemi Sanayicileri Derneği (GESAD)’ın Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Gökalp, “Tersanecilik ulu önder Atatürk’ün bize emanetidir, ileri taşımak için elimizden geleni yapmalıyız” dedi ve Türkiye’nin denizlerde bağımsızlığının ilanı olarak nitelediği 1 Temmuz Kabotaj ve Denizcilik Bayramı’nı bu coşkuyla kutlamanın kıvancı içinde oldukları söyledi. “1 Temmuz ülkemizin denizlerinde bağımsızlık kazanmasının günüdür” 

“Bu Türk gemi endüstrisinin gelişmesini sağladı. Kendi gemilerimizi yaptık. Limanlarımızı biz işlettik, taşımacılığı kendimiz yaptık, gemi inşa sanayimiz büyüdü. Denizcilik Bayramı’nın sadece biz denizcilerin değil, ülkemizin bayramı olması lazım. Bu olduğu zaman çok büyük hamleler yapacağız. Buna inanıyoruz”.

Dr. Özkan Poyraz

Deniz Ulaştırması Genel Müdürü

“Vatan sadece toprak değildir, ne mutlu ki Türkiye’nin deniz vatanı da vardır”

Denizciliği sadece bir taşımacılık metodu olarak görmek eksik bir bakış açısı. Poyraz’a göre denizler, ticaret, balıkçılık, enerji ve deniz dibi kaynakları, güvenlik gibi unsurları ile ortak deniz gücünün bir arenası. Son 10 yıllık dilimde denizcilik sektöründe teknik, idari ve mevzuat konularında önemli başarılara ulaşıldığına dikkat çeken Özkan Poyraz, bu çabalarla gemilerimizin yabancı ülkelerdeki denetimleri yönünden beyaz bayrak ülkesi haline dönüşüldüğünü, limancılıkta özellikle konteyner limanlarımızın alt yapısının geliştirilerek transit taşımalar da dahil olmak üzere Doğu Akdeniz’in en önemli destinasyonu haline gelindiğini, gemi adamı gücümüzün nitelik ve nicelik olarak arttığını, çevre denizlerimizde OTS, GTH gibi gözlem sistemlerin kurulmasıyla deniz resmine yönelik farkındalığımızın arttığını belirten Poyraz, ancak gerek halkın bilincinde gerekse bürokrasi ve siyasette denizciliğin hala yükün ya da yolcunun bir yerden bir yere taşınması olarak algılandığını, amatör denizcilik ve deniz sporlarının ise münhasıran gelir grubu yüksek kitlelere adreslendiğine dikkat çekti. Denizcilik Bayramı’nın tek başına bir anıtın etrafında 15 dakikalık konuşmalarla sonuçlandırılabilecek bir şey olmadığını vurgulayan Poyraz, denizin bir güç olduğunu ve vatanın rengi mavi olan bir parçası olduğunu anlamaya yönelik bir vizyon değişikliğine gereksinim olduğunu, Akdeniz ve Karadeniz Çanağı’ndaki Anadolu coğrafyasının geleneksel olarak denizci olduğunu ve deniz gücü eksikliğine tahammül edemeyecek kadar önemli bir jeopolitik duruma haiz olduğunu vurguladı. 

Yaşar Duran AYTAŞ

Denizcilik Müsteşarlığı Gemi İnşa ve Tersaneler Gen. Müd.

“Denizcilik bayramına halkın katılımı önemli”

Gemi inşa sanayinin ağır bir sanayi kolu olduğunu belirten Yaşar Duran Aytaş, “Gemi imalatı, hem zevkli, hem zorlu, hem de ekonomiye katkı payı çok olan bir sanayi koludur” dedi. Bütün denizcilik camiasının 1 Temmuz’da başlayan Denizcilik ve Kabotaj Bayramı haftasını kutlayan Yaşar Duran Aytaş, gemi inşa sanayinde yaşanan zor günlerin birlik ve beraberlik içinde aşılacağını vurguladı. Global krizin etkisindeki denizcilik sektöründe gemilerin suya indirilme günlerinin çok önemli günler olduğunu söyleyen Aytaş, “Denizcilik Müsteşarlığı olarak bakanımızın talimatıyla iç sularda taşımacılık amacıyla feribotlar yapıyoruz ve bu çalışmaları devam ettirerek, bu gemileri iç sulara göndermeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

MEHDİ GÖNÜLALÇAK

Deniz Ticareti Genel Müdürü

1 Temmuz 1926 tarihinden bu yana ülkemizin uluslararası kazanımlarının başında gelen Kabotaj hakkı, ülkemizde denizciliğin gelişmesine azami fayda sağlamıştır. Bugün gelinen noktada sayı itibariyle dünya sıralamasında önlerde gelen bir deniz ticaret filosuna, uluslararası standartları yakalamış limanlara, modern tersanelere sahibiz. Etrafı denizlerle çevrili, neredeyse her bir ilinde bir barajı, gölü olan ülkemizin bu zenginliklerden daha fazla yararlanabilmesi için Müsteşarlığımızca iç sularımızda da düzenlenen çeşitli etkinliklerle deniz sevgisi ve denizciliğe olan ilgi artırılmaya çalışılmaktadır. Öyle ki çocuklarımız denizcilik festivalleri dahil düzenlenen çeşitli etkinlikler ile denizden kilometrelerce uzakta bile su kayağı yapabilmekte, rüzgârla dost olup yelkenli tekne kullanabilmekte veya dalış yapabilmektedir.

SALİH ORAKÇI

Kıyı Emniyeti Genel Müdürü

1 Temmuz 1926 günü, Türk Denizleri’nde 391 yıldan beri yabancılara verilmiş kapitülasyonların sona erdirildiği gündür.“Bağımsızlığını ve onurunu her şeyin üstünde tutan şanlı Türk Milleti’nin ulusal gurur yasalarından biri olan ‘Kabotaj Yasası’yla birlikte yurdumuzda, deniz taşımacılığı yalnızca Türk bayraklı gemiler ve Türk insanıyla yapılmaya başlanmıştır. Böylece bu yasayla genç cumhuriyetimiz, kendi kara sularında egemenlik ve bağımsızlığını ilan etmiştir. Bir yönüyle de 815 sayılı Kabotaj Kanunu, ekonomik alanda da bağımsızlığın yerleşmesini sağlayan adımlardan birini oluşturmuştur.

01.07.2011

Ayşe Olcay - Kara&Deniz Gazetesi

www.DenizHaber.Com.tr