13 Nisan 2019

Güzel Havalar - Orhan Veli



Beni bu güzel havalar mahvetti,
Böyle havada istifa ettim
Evkaftaki memuriyetimden.
Tütüne böyle havada alıştım,
Böyle havada aşık oldum;
Eve ekmekle tuz götürmeyi
Böyle havalarda unuttum;
Şiir yazma hastalığım
Hep böyle havalarda nüksetti;
Beni bu güzel havalar mahvetti.


Eduardo Galeano "Tarih asla elveda demez, görüşmek üzere der."






Kum ve Köpük - Halil Cibran

Ruhumu yedi kez aşağıladım: ilki, onu yükseklere ulaşmaktan kaçındığını gördüğüm zamandı; ikincisi onu topalın önünde topallarken gördüğüm zamandı; üçüncüsü kolayla zor arasında seçim yapması gerekip de, kolayı seçtiği zamandı; dördüncüsü bir yanlış yaptığı ve kendini başkalarının yanlışlarıyla avuttuğu zamandı; beşincisi güçsüzlüğe sabrettiği ve sabrını güce yorduğu zamandı; altıncısı bir yüzün çirkinliğini hor gördüğü ve onun aslında kendi maskelerinden biri olduğunu anlamadığı zamandı; ve yedincisi bir övgü şarkısı söyleyip de, bunun bir erdem olduğunu sandığı zamandı.
 

Adlandırılamayan - Samuel Beckett


belki çok geç, belki çoktan oldu. bunu nasıl bilebilirim? asla bilemeyeceğim. sessizlikte bunu bilmek mümkün değil. belki kapı. belki de kapının önündeyim. şaşırtırdı bu beni. belki benim, bendim, bir yerlerdeyim, yola çıkabilirim. tüm bu süre boyunca yolculuk ediyordum, bunu bilmeden. kapının önünde duran benim. hangi kapının? bu kapının burada işi ne? bunlar son sözcükler, bu sefer gerçekten son ya da mırıltılar, mırıltılar olacak, bunu biliyorum. ya da bunu bile bilmiyorum. mırıltılardan söz ediliyor. uzaktaki çığlıklardan, önce, sonra, ne kadar söz edilebilirse o kadar söz ediliyor, bunlar da yalan, sessizlik olacak fakat uzun sürmeyecek bu sessizlik, kesintiye uğrasın, ses bozsun diye dinlediğimiz, beklediğimiz sesizlik. belki de bir tek ses, bilmiyorum, önemi de yok. tüm bildiğim bu, ben değilim, tüm bildiğim bu, bu benimki değil. bu sahip olduğum tek şeydi, bu doğru değil, sürüp giden bir başkasına daha sahip olmalıydım, fakat devam etmedi. anlamıyorum. yani devam etti aslında, hala da ediyor, ordayım, oraya bıraktım kendimi, orada bekliyorum, bu belki de bir rüya ,şaşırtırdı bu beni, uyanacağım sessizlikte ve bir daha uyumayacağım, ben olacağım ya da sessizliğin rüyasını tekrar göreceğim, rüyanın sessizliğini, mırıltılarla dolu, bilmiyorum, sözcükler bunlar, beni hiç uyandırmayacak sözcükler, bunlar dışında bir şey yok, devam etmeli, tüm bildiğim bu, duracaklar, bunu biliyorum, beni bırakacaklar hissediyorum, sessizlik olacak, kısa bir an, uzun bir an, benimki olacak devam eden, devam etmeyen, halen devam eden, ben olacağım, devam etmek gerekiyor, devam edemiyorum, devam etmek gerekiyor, öyleyse edeceğim. söylemek gerek, sözcükler olduğunda söylemeli onları, onlar beni buluncaya kadar, bana tuhaf acılarını, tuhaf günahlarını anlatıncaya kadar devam etmek gerek, belki de çoktan yaptılar, belki de çoktan söylediler bana, belki de öykümün eşiğine dek taşıdılar beni, öyküme açılan kapının önüne kadar getirdiler, şaşırtırdı bu beni, eğer açılırsa bu, ben olacağım, sessizlik olacak, olduğum yerde, bilmiyorum, hiçbir zaman bilemeyeceğim, sessizlikte bunu bilmek mümkün değil, devam etmek gerekiyor, devam edemiyorum, devam edeceğim.
1949
etilen.net