28 Temmuz 2024

Yaşamak, Sevmek ve Öğrenmek

 

Aşıklar sadece daha iyiyi umut etmeyi değil, onu yapmak için çaba göstermeyi de öğrenirler. Aşkı sıradan şeylerin tutsağı yapmak, onun tutkusunu almak ve onu sonsuza kadar yitirmek demektir. Gerçek sevgi, kimin daha kârlı çıkacağını düşünmeden bir insana vermeyi düşünmektir. Engellere üzerinden aşılacak fırsatlar olarak bakarsak sadece çözüm bulmakla kalmayız, kendimizin genel sorun çözme yeteneklerimizi de artırırız. Sevgi yetişmek için en verimli toprağı sunar bize.

Sevgi, eski yaraları açmak değildir, onları kapatmaktır. Ayağa kalkıp yaşamaya devam etmek demektir. Kalp; tutkularımızın yaşadığı yerdir. Çok narindir, kolayca kırılır ama inanılmaz derecede esnektir.

Kalbi aldatmaya çalışmanın anlamı yoktur. Onun yaşaması bizim dürüstlüğümüze bağlıdır.Yaşam; sevgiyle de korkuyla da yürütülse her zaman bir serüvendir. Korku; yaşamın sınırlandırılmasıdır, hayırdır.

Sevgi; yaşamın özgürlüğe kavuşturulması dır. "Evet" deyin. Derdin ne kadar oturmuş, görünüşün ne kadar umutsuz, yanlışın ne kadar büyük olduğu hiç fark etmez. Sevgiyi yeteri derecede anlamak hepsini yok edecektir. Olgun insan, pek çok yol, pek çok çözüm ve pek çok sonuç olduğunu bilir. Sevgi kusursuzlukta ısrar etmez.

Ama kim olduğumuz ve nasıl davrandığımız arasındaki önemli ilişkiyi fark etmemizi gerektirir. Ne kadar akıllı ya da duyarlı olursa olsun herkesin yanlışlık yaptığını ve herhalde de yapmaya devam edeceğini görüp bilmek rahatlatıcı bir şeydir.

O yüzden; neden kusurlarımızı kabul edip, insan soyuna katılmıyor ve rahatınıza bakmıyorsunuz? Kendilerine inananlar ve yaşadıkları an'a güvenenler yaşamı en keyifli bulanlardır. Bunlar, geçmişin pişmanlıklar değil, anıları depolayacak bir yer olduğunu, geleceğin korku değil, umutla dolu olması gerektiğini öğrenmişlerdir.

 Ve bizim sadece günümüze ihtiyacımız vardır. Sevmekle geçen bir yaşam; asla sıkıcı olmayacaktır. "SENİ SEVİYORUM" demekten asla bıkmayın ve sakınmayın. Sadece kalp için hasat zamanı yoktur. Sevgi tohumu sonsuza dek yeniden ekilmelidir.


Çocuk Ne Yaşıyorsa Onu Öğrenir

Eğer, bir çocuk sürekli eleştirilmişse; Kınamayı ve ayıplamayı öğrenir.
Eğer, bir çocuk kin ortamında büyümüşse; Kavga etmeyi öğrenir.
Eğer, bir çocuk alay edilip aşağılanmışsa; Sıkılıp, utanmayı öğrenir.
Eğer, bir çocuk sürekli utanç duygusuyla eğitilmişse; Kendini suçlamayı öğrenir.
Eğer, bir çocuk hoşgörüyle yetiştirilmişse; Sabırlı olmayı öğrenir.
Eğer, bir çocuk desteklenip, yüreklendirilmişse; Kendine güven duymayı öğrenir.
Eğer, bir çocuk övülmüş ve beğenilmişse; Takdir etmeyi öğrenir.
Eğer, bir çocuk hakkına saygı gösterilerek büyütülmüşse; Adil olmayı öğrenir.
Eğer, bir çocuk güven ortamı içinde yetişmişse; İnançlı olmayı öğrenir.
Eğer, bir çocuk kabul ve onay görmüşse; Kendini sevmeyi öğrenir.
Eğer, bir çocuk aile içinde dostluk ve arkadaşlık görmüşse; Bu dünyada mutlu olmayı öğrenir.   

 Dorothy Law Nolte



 ÖNERİLER

1. Çocuğunuza zaman ayırın. Çocuğunuzla geçen zaman asla boşa geçmiş zaman değildir. Çocuğu sevmek, ona bolca ve pahalı oyuncak almak değil onunla ortak faaliyetleri paylaşmak, ona zaman ayırmak, onunla oyun oynamaktır. Çocuğu sevmek sözle sevgiyi ifade etmenin ötesinde,
eylemle bu duyguyu ona yaşatmaktır.

2. Çocuğunuzla birlikte olduğunuz zaman tüm dikkatinizi ona yoğunlaştırın. Bu nedenle de, başka bir işle meşgulken değil, kendinizi rahat hissettiğinizde çocuğunuzla ilgilenerek, anne ya da baba olmanın keyfini çıkarın.

3. Aşağılamak, suçlamak, çocuk adına karar vermek yerine, çocuğunuzu dinleyin.

4. Dinlendiğini düşünen çocuk kabul edildiğini, dolayısıyla sevildiğini düşünen çocuktur.

5. Göz kontağı kurarak, gözlerinin içine bakarak, gülümseyerek kabul belirtisini beden diliyle pekiştirin. Böylelikle çocuk “kişiliğine saygı duyulduğunu” düşünerek iletişimini sürdürür.

6. Anne ve babasının kendisini dinlediğini gören çocuk duygularını ifade etme olanağı bulur. Aldığı tepkilerle “anlaşıldım” duygusunu yaşar. Böylelikle rahatlar.

7. Çocuğunuza karşı davranışlarınızda tutarlı olun. Kendi içinizde çelişkili davranışlarda bulunmanız ya da anne ve babanın birbiriyle çelişen biçimde davranması, çocuğu “doğruyu bulma” konusunda zorlar.

8. Çocuğunuzu başka çocuklarla karşılaştırmayın. Çocuk, anne babası tarafından önemsenmek, değerli bir insan olarak kabul edilmek ihtiyacındadır. Onun diğer çocuklarla karşılaştırılması, kendini değerli bir insan olarak görmesini engeller. Çocuğun kendine özgü, bağımsız bir birey olarak kabul edilmesi, ruh sağlığının temelini oluşturur.

9. Empati. Kendisini karşısındakinin yerine koyabilme becerisidir.

“Çocuklarınız, onları oldukları insan olarak sevmenizi istiyor. Sürekli onlardan başkaları gibi davranmasını istemenizi değil.”   Bill Ayers


Demek ki hiç bi şey anlamadın

Serüvene koşmak için
trenler bekliyorsan,
güneşini yakalayıp gözüne yerleştirmek için
beyaz yelkenlerin gelip seni almalarını bekliyorsan,
yarına inanmak için
gün batımına,
iyi kalpli görünmek için
zayıflığa,
ve güçlü görünmek için öfkeye ihtiyacın varsa,
demek ki hiç bir şey anlamadın… Fırat Çakır