23 Ocak 2021

Gülten Akın Seçme şiirler

 

Konuş

konuş sesin durmasın gün doğdu ve battı kuşluğu atladık uzun kuşluğumuzu, sen gelmeden önce ceylan yavrusuna bastı karanlıkta suyun gözesine düşen sarı yaprak dönendi dönendi akıp gidemedi deniz kabarmayı boşuna bekledi kumlar boşuna bekledi konuş, sesin durmasın uzun bir kuşluğu muştulayan sesin susup dinlemeye girdi rüzgar ağaçlar kulak kesildi ormanda tedirgin bekliyor tuzaklar sözlerin mavzer kurşunu kentin delip geçiyor duvarlarını dağlar çoğaltıp dağıtıyorlar konuş, sesin durmasın 

Sözleri Kuş Kadınlar

"Bunlar güvercin" dedim, "gövdesinin inceliğinden.." "kumru olsa.." dedim, ona baktım baktım beni dinlemiyor güvercinler uçtu, sustum 

Kimse 

 itip beni balıma dadanan bu çağı sevmedim 

Gülerken Yüzün 

Gülerken yüzün Dem çeken bir güvercinin sesini İçin için büyüyen çimenleri Baharda lunaparkı, bayramyerini Ve alışkanlıklar dışında her şeyi Gülerken yüzün Aşıyor geçmişin acılarını Kendini yarına değiştiriyor Gülerken yüzün Sanki çarmıhını kırmışsın Senin ve ardından geleceklerin Aylası alnına düşmüş gecenin Oturmuş ağlıyor kendisi Bunu öyle candan öyle yürekten Öyle bir tutkuyla istiyorum ki Aklımda hep öyle kalmalısın 

Siklamen İlahi

İttim kapıyı girdim içeri cesurca ya da aptalca O ve çocuklardı dünya Yalnızlığım yitti Karşılığında Bir saksı beyaz siklamen Siyah güderi eldiven, renkli camlar Acıdan bir ayla ortasında Açmaya korkulan mutluluklar, gizli keyifler Girdi hayatıma Sıcak bir bakış bir yadsıma Salim bir öfke girdi hayatıma Hatalarım kesinleşti yüzüme vurulduğunda Savunmadım kendimi artık çok geç Şen elmalar gibi yuvarlandı ortalığa Titizce sakladıklarım Durdum Lekeli bereli güneşin tam ortasında

Yağmurlu

Uzağı ne zaman düşünsem aydınlık Burda geceler kaldı sen gittin Geceyle uyku suyla yosun Benimle olduğun bilmez misin Uzak ve beyaz şehirlerden Bir ince yağmurla gelirsin Gece bekçisini sokağından Garibi yatağından çeker alırsın Bir hikaye bilir söylerim Dost yıldızlara karşı ve sabaha doğru Bu hikayenin bir ucu sendedir Kurtarmak isterim kurtarmak isterim Bütün uçurtmaların ipi elindedir.

Kaldığı Yerden

Birisi bütün düşüncelerinin sahibi Hatırası kara elleri beyaz Unutmak istersin unutursun Gel gör ki yalnızlığa dayanılmaz Sımsıkı bağlı geçen zamana Dal gibi uzayan gündüzler içinde gözlerin Gözbebeklerin yıllardır Kendi kendisinin özleminde.

Ses-gölge

elimdeki doğuştan kâse –bildim– bir şey beklemeye değildi. AŞKtı mekâna sığmazdı kâseyi attım AŞKın şavkıdığı dünyayı istedim bir bile değildim, hiç oldum ne utanç kaldı ne korku ne bağ AŞKı istedim öyle yürekten istedim, yürek eridi kaygan biçimlere tutuldum biçim kaygım en kırık yanımdı AŞKı sesten olmuş bir gölgeye yükledim ten ayrı ve uzak durdu hayat koşum takımları düzgün gündelik talika ten alındı götürüldü dışarıdan baktım o kendini yaşadı ben AŞK diye ses-gölgeyle kaldım. 

Sığda

Sokağı beğendim mi bir bakıp pencereden Çıkıp gitmek olmalı özelliğim bu benim Senin durman, küçük sevinçleri yaşadığımızın Ey yağmur, ey sevdiğim Durgunsa kahvelerin masalarında hava Kuşsuz kalmışsa ağzım gözlerim gülmemekten Dostumdan, gökyüzüne sürmeye kuş isterim Uzaktan en uygun ballı yemişleriyle Tutup öpmeye ceylan, barınmaya kulübe Küçük şeyler ormanına bir güven bir güven Böyle yanılma hiç görmedim Ürküt kara martılarını kıyımızın Yankılan, mutlu kayığımı sığda kurtar Ey ses, ey yakın geçmişe ağzımla verdiğim. 

Kaldığı Yerden

Birisi bütün düşüncelerinin sahibi Hatırası kara elleri beyaz Unutmak istersin unutursun Gel gör ki yalnızlığa dayanılmaz Sımsıkı bağlı geçen zamana Dal gibi uzayan gündüzler içinde gözlerin Gözbebeklerin yıllardır Kendi kendisinin özleminde. 

Yitikler Gecesi

Şimdi dünya boşlukta yavaş Sen bütün canlılardan uzaksın yalnızsın Rüzgâr uslandı doruklarda Dağ çiçekleri uykuya vardı Ay bacadan aştı uyumaz mısın Bir ıslak serinlik yürüdü Kara sokaklardan içeri Çıtırdadı durdu bütün gün Ayaklarının altında bir şeyler Bütün gün ölüler gibi sustun Bilsen ötesi aydınlık çizginin Delice yakardın eski şiirlerini Bir tutam bulut iki damla yağmur için Yeniden sevinirdin içten içe Bilsen ötesi aydınlık çizginin Bu hal senin halin değil Bütün gücünü yitirmiş Bu hal senin halin değil Yaşamanın kendisini yitirmiş En insan yanıyla sana dönük Dost dediğin ne gün içindir Unut uzağı olduğu yere Kaldır yatağından vakitsiz Kaldır başucuna getir Şimdi dünya boşlukta yavaş Sen bütün canlılardan uzaksın yalnızsın Rüzgâr usandı doruklarda Dağ çiçekleri uykuya vardı Ay bacadan aştı uyumaz mısın 

Ayrılar Gemisi

Bunlar en mutlu günleri ayrılığımızın Yanaşmadan özleminin limanlarına Bir uzun hava içinde kendimiz kendimizin Uzasın dönmenin saçları, çagırma uzasın