“Kastamonu’da çıkan Çalçene, İstanbul’da çıkan Marko Paşa’lardan,
Akbaba’lardan, Dolmuş’lardan beri yazdığım yüzlerce, binlerce yazıdan
seçtiğim gazete, dergi yazıları bunlar. Üç büyük kentimizde yayımlanan
güncel yazılardan seçmeler…Güncel oluşları, eskiliklerinin,
bayatlıklarının açıklanması sayılmasın. Yazı gerçekten güncelse o gün
olduğu gibi, bugün de günceldir. Geleceğe kalması düşünülmeyen bir yazı
niçin yazılmış, dizilmiş, basılmış olsun. Kalıcılık tüm sanat ürünleri
gibi güncel yazının da amaçlarından biri ve en önemlisidir. Bizden
sonrakilere akıp giden günlerimizden selintiler bırakamayacaksak niçin
kara kara yazıp sıra sıra dizme zahmetine katlanalım. Yazarın, işlevini
başarmaya çalışırken tek şanssızlığı kendisine tanınan yazma süresinin
kısalığı…Her işin yirmi dört saat içinde başlayıp bu süre içinde
bitmesi…Tek sığındığımız da okurlarımızın bunu bilmeleri…Hoşgörüye bu
tür yazılar için çok daha gereksinmesi olacak yazarın. Aydınlık günler
dileyerek…”
Rıfat Ilgaz
*
"Nasreddin Hoca hır çıkarıcı mıydı?"
"Kahveci Hasan'ın Brezilya'dan gelme kahvesi nasıl Milli oldu?"
"Leylekler neden sabahleyin gagasını takırdatmaya başlar?"
"Altın Hıyar jürisinde kimler var?"
"Ülkemizde şairlerin neden bayramı yok?"
"İçinde mavi melek biçiminde anne olan bir şiiri okuyan çocuk, evinde elleri işten çatlamış, nasırlaşmış, üstü başı toz toprak içinde bir 'ana' ile karşılarsa ne olur?"
"Can Yücel, üzümden şarap yaptığı iddiası ile hücre cezası yedi mi?"
"Ne yaptım gençliğimi?"
"En güzel kadın kimdir?"
"Kapalı zarfın içinde ne var?"
"Ak sineklerle kim uğraşır?"
"Yatırım mı, kaldırım mı?"
"Kolera İstanbul'a neden gelemez?"
Bütün bunların yanıtlarını, sözcüklere çengeli iğne takan Rıfat Ilgaz "Nerde Kalmıştık" da veriyor. Peki, şu sorunun yanıtını da veriyor mu?:
"Cide ile Cidde arasında ne fark vardır?" Cide'yi anlatıyor ama, bu soruyu hiç değinmiyor. Onu da siz bulun diye...
"Kahveci Hasan'ın Brezilya'dan gelme kahvesi nasıl Milli oldu?"
"Leylekler neden sabahleyin gagasını takırdatmaya başlar?"
"Altın Hıyar jürisinde kimler var?"
"Ülkemizde şairlerin neden bayramı yok?"
"İçinde mavi melek biçiminde anne olan bir şiiri okuyan çocuk, evinde elleri işten çatlamış, nasırlaşmış, üstü başı toz toprak içinde bir 'ana' ile karşılarsa ne olur?"
"Can Yücel, üzümden şarap yaptığı iddiası ile hücre cezası yedi mi?"
"Ne yaptım gençliğimi?"
"En güzel kadın kimdir?"
"Kapalı zarfın içinde ne var?"
"Ak sineklerle kim uğraşır?"
"Yatırım mı, kaldırım mı?"
"Kolera İstanbul'a neden gelemez?"
Bütün bunların yanıtlarını, sözcüklere çengeli iğne takan Rıfat Ilgaz "Nerde Kalmıştık" da veriyor. Peki, şu sorunun yanıtını da veriyor mu?:
"Cide ile Cidde arasında ne fark vardır?" Cide'yi anlatıyor ama, bu soruyu hiç değinmiyor. Onu da siz bulun diye...
- Akgün Akova