İster klasik ister çağdaş olsun, felsefenin sorunları çoğu zaman karışık
bir düzlemde tartışılır ve felsefe, bu tartışmaya her zaman açıktır.
Iris Murdoch, insanın talepleri ve istekleri üzerinden, felsefenin temel
sorunlarını tartıştığı bu makalelerde, kavramların altını adeta bir
maden işçisi gibi kazarak, kendi gerçeğini, “iyi”sini aramaktadır. Bunu
yaparken de varoluşçuluktan davranışçılığa, psikoloji ve psikanalizden
Marksizm'e, sonra en başa, Platon'un Devlet'ine atıfta bulunur.
Ahlakın kavramlara, özellikle “iyi”ye yaklaşımını değerlendirmeye,
yeniden adlandırmaya ve korkusuzca tartışmaya çalışır Murdoch; buna
Tanrı da dahildir. Hatta bazen kendi teorilerini tartışmaya açarak, yeni
bir yön, yeni bir çıkış yolu arar. İyinin Egemenliği, bahsi geçen çıkış
yolunun felsefeyle birlikte olacağını anlatan, Murdoch'ın belki de en
değerli tartışmalarını barındıran, zihin açıcı bir eser.