04 Kasım 2018

Jose Saramago "Kim olduğunu bilmiyorsan kendin olabilmen mümkün değil."

-En kolay yapılan şeyin kötülük olduğunu herkes bilir.

-İnsanın gerçek doğum yeri, onun kendisine ilk kez aklıyla baktığı yerdir.

-Yalnız yaşamak; bünyesi alıngan, kırılgan ve esneklikten uzak kişiler için cezaların en ağırıdır.

-Ejderhayı öldürmenin yolu, kafasını kesmekten geçer, tırnaklarını törpüleyerek bir yere varamayız.

-Hepimizin zayıf anları olur ve ağlama yeteneğimizin olması bizim için şanstır, gözyaşları bizi çoğu kez huzura kavuşturur, ağlayamadığımız bazı durumlarda ölecek gibi oluruz.
 
-Dünya tüm anlamını yitirmişse gözyaşlarının ne anlamı kalırdı ki!

-Hepimiz susalım, öyle anlar vardır ki sözcükler bir işe yaramaz, şu anda ağlayabilmeyi, her şeyi gözyaşlarımla söylemeyi, anlaşılmak için sözcüklere başvurmak zorunda kalmamayı ben de çok istiyorum.
 
-Fethetmek zorunda kaldıklarımızdan çok, kendini bize kendiliğinden sunanları sahipleniriz, ama bir daha hiç gelmedi, ben de ona gitmedim, İstiyorsanız, birbirinizle kafanızın içinde buluşursunuz, bellek denen şey bu işe yarar.
 
-İnsan aklı, kendi yarattığı canavarlara teslim olacak kadar ileri gidebiliyordu.
 
-Yapacağımız her hareketten önce ciddi olarak düşünmeye başlasak, vereceği sonuçları önceden kestirmeye çalışsak, önce kesin sonuçları, sonra olası sonuçları, sonra rastlantısal sonuçları, daha sonra da ortaya çıkması düşünülebilecek sonuçları düşünmeye kalksak, aklımıza bir şey geldiğinde, bulunduğumuz yerde çakılır, hangi yöne olursa olsun bir adım bile atamazdık.

-Papaz giysisi giymekle papaz olunmadığı gibi, eline asa almakla da kral olunmaz, bu gerçeği hiç unutmamak gerekir.

-Zaman, kumar masasında karşımızda oturan öteki kumarbazdır ve bütün kartlar onun elindedir, bizler ancak yaşam karşılığında o masadan bir şeyler kazanırız.

-Yapacağımız her hareketten önce ciddi olarak düşünmeye başlasak, vereceği sonuçları önceden kestirmeye çalışsak, önce kesin sonuçları, sonra olası sonuçları, sonra rastlantısal sonuçları, daha sonra da ortaya çıkması düşünülebilecek sonuçları düşünmeye kalksak, aklımıza bir şey geldiğinde, bulunduğumuz noktaya çakılır, hangi yöne olursa olsun bir adım bile atamazdık.

-İnsanın kendisinden istenen yere ulaşabilmesi için, önce nerede olduğunu bilmesi gerekir.

-Soru sormadıkları sürece, duymaktan korktukları olumsuz yanıtı duymayacaklardır.

-Körlerden birine, özgürsün, diyorlar, onu dış dünyadan ayıran kapı açılmış, haydi git, özgürsün diyorlar yeniden, yerinden kıpırdayamıyor, sokağın ortasında hareketsiz duruyor, onun gibi ötekiler de korku içinde…

-Düşlerinde taş olduklarını görüyorlardı ve taşların uykusu da ne kadar ağır bilirsiniz, tarlalarda şöyle bir gezecek olsanız bunun farkına varırsınız, taşlar orada toprağa yarı gömülmüş olarak uyurlar, uyanmak için neyi beklediklerini bilemezsiniz.

-Sonradan pişman olacağın hiçbir şeyi söyleme.
Bugün içtenlikle davranıyorsam, yarın pişmanlık duyma olasılığı bulunmasının hiçbir önemi yok.

-Bir gelecek olup olmadığını bilmiyorum ama içinde bulunduğumuz şimdiki zamanda nasıl yaşayabileceğimizi düşünmemiz gerekiyor.

-Öyle umutlar vardır ki çılgınlıktan başka bir şey değil.
Ben de sana şunu söyleyeyim öyleyse, o tür umutlarım olmasaydı yaşamaktan çoktan vazgeçerdim.

-Bizim kendi ölçeğimizde gerçekleştirebileceğimiz tek mucize, yaşamayı sürdürmektir,şu kırılgan yaşamımızı kırılganlığıyla korumaktır ve buna her doğan gün yeniden başlamaktır.