Büyük İskender, felsefenin duayeni sayılan Aristo'ya bir mektup yazar. "Zapt ettiğim topraklardaki insanları tahakkümüm altında tutabilmek için neler yapmalıyım ?'' diye görüş beyan eder;
-Ülkenin ileri gelen insanlarını sürgüne mi göndereyim?
-Ülkenin ileri gelen insanlarını hapse mi atayım?
-Ülkenin ileri gelen insanlarını kılıçtan mı geçireyim?
Aristo’nun cevabı:
Sürgünde toplanıp sana karşı başkaldırırlar, Hapishaneler militan yuvası olur, kontrolden çıkar, Onlardan sonraki kuşak intikam hırsıyla büyür, tahtını sallar. Çözüm olarak şu nasihati verir:
“İnsanların arasına nifak tohumları ekeceksin, birbirleriyle savaşınca hakem olarak kendini kabul ettireceksin ama anlaşmaya giden bu yolları tıkayacaksın.”
-Ülkenin ileri gelen insanlarını sürgüne mi göndereyim?
-Ülkenin ileri gelen insanlarını hapse mi atayım?
-Ülkenin ileri gelen insanlarını kılıçtan mı geçireyim?
Aristo’nun cevabı:
Sürgünde toplanıp sana karşı başkaldırırlar, Hapishaneler militan yuvası olur, kontrolden çıkar, Onlardan sonraki kuşak intikam hırsıyla büyür, tahtını sallar. Çözüm olarak şu nasihati verir:
“İnsanların arasına nifak tohumları ekeceksin, birbirleriyle savaşınca hakem olarak kendini kabul ettireceksin ama anlaşmaya giden bu yolları tıkayacaksın.”