Eduardo Galeano insan onurunun, erdemliliğin,
adalet duygusunun ve toplumsal belleğin yağma, talan, çıkar ilişkileri
ve emperyal politikalarla alaşağı edildiği günümüzün “tepetaklak”
dünyasında ayakta durmamız için kılavuzluk etmeyi sürdürüyor.
Yeni
dünyayı saran belleksizleşme sendromuna keskin kalemiyle savaş açan
Galeano, Meksikalı gravür ustası José Guadalupe Posada’nın kışkırtıcı
tasvirleriyle zenginleşen Tepetaklak – Tersine Dünya Okulu’nda
adaletsizliğin, ırkçılığın ve cinsiyetçiliğin temel ilkelerini;
dünyamızı tahrip edenlerin dokunulmazlık kalkanını; iletişimsizliğin ve
tüketimin yayılma stratejilerini; suçlu yaratma ve kitleleri
köleleştirme sanatını yine benzersiz üslubuyla ele alıyor.
Okurunu
ise çığırından çıkmış dünyayı eski haline döndürebilme umuduyla keyifli
bir suça, unutturulmaya çalışılan tarihsel olayları ifşaya ortak ediyor.