14 Şubat 2020

Frank Herbert "Dünya dört şeyin üzerinde durur: Bilgelerin ilmi, yücelerin adaleti, haklıların duası ve yiğitlerin cesareti."


Frankherbert ile ilgili görsel sonucu
“Bilinçdışımızın derinlikleri, anlam ifade eden mantıklı bir evren  ihtiyacıyla kaplıdır. Ama gerçek evren daima mantığın bir adım ötesindedir.”

“Mutlak güç mutlaka yozlaştırmaz, yozlaşmaya yatkın kişileri kendine çeker.”

“Din ve siyaset aynı arabada yolculuk ederken, arabadakiler hiç bir şeyin karşılarında duramayacağına inanır. Aceleci davranırlar, hızlandıkça hızlanırlar. Engeller akıllarından çıkar ve körlemesine bir uçuruma yuvarlanabileceklerini unuturlar.”

“Hükümetler, ömürleri uzadıkça elitleşme eğilimindedir. Tarihte bu şablonun dışına çıkabilmiş bir hükümet olmamıştır. Aristokrasi geliştikçe, hükümet de yönetici sınıfın çıkarları doğrultusunda hareket etmeye başlar; bu sınıf kalıtsal kraliyet, finansal imparatorlukların oligarkları ya da yerleşik bürokrasi olabilir.”

“Deli değiller. İnanmak üzere eğitilmişler, bilmek üzere değil. İnanç manipüle edilebilir. Tehlikeli olan bilgidir.”

“Doğa hata yapmaz. Doğru ve yanlış, bizim uydurduğumuz şeylerdir.”

“Bir süreci durdurarak anlayamazsınız. Anlayış, sürecin akışıyla beraber hareket etmeli, ona katılıp onunla birlikte akmalıdır.”

“Bilginin başlangıcı, anlamadığımız bir şeyin keşfidir.”

“Çoğu medeniyet korku üzerine kuruludur. Korkaklığı öğreterek medenileştirmek o kadar kolaydır ki…Cesareti getirecek standartları seyreltirsiniz. İradeyi kısıtlarsınız. İştahları düzenlersiniz. Ufuklara çitler çekersiniz. Her hareket için bir yasa yaparsınız. Kaosun varlığını reddedersiniz. Çocuklara bile yavaş nefes almayı öğretirsiniz. Evcilleştirirsiniz.”

“Geçmişte yaşamak imkansız, şimdide yaşamak zor, gelecekte yaşamak ise israftır.”

“Son derece iyi organize edilmiş araştırmalar, yeni bir şey üretmemenin garantisidir.”

“Bana tamamen düzgün yürüyen bir operasyon gösterin, size hataları örten birini göstereyim. Unutmayın ki gerçek gemiler sallanır.”

“Gerçek, daima kendisini ifade etmek için kullanılan kelimelerin muğlaklığını taşır.”

“Asla haklı olduğunu bilen biriyle mantıklı bir tartışmaya girmeye çalışma!”

“İyi yönetim yasalara değil, yönetenlerin kişisel niteliklerine dayanır. Yönetimin dişlileri daima makineyi çalıştıranların iradesine tabidir. Dolayısıyla yönetimin en önemli ögesi, lider seçme yöntemidir.”

“Hukuk dilinin karman çorman cümleleri, içimizdeki şiddet duygusunu kendimizden gizleme ihtiyacımızdan doğmuştur. Bir insanın hayatından bir saat almak ile o insanın hayatını almak arasında yalnızca derece farkı vardır. Bir saatle bile ona şiddet uygulamış, enerjisinden tüketmiş olursunuz.”

“Anayasalar nihai tiranlığa dönüşür,” dedi Paul. “O kadar büyük ölçekte organize bir kudrettir ki, başa çıkılamaz. Anayasa harekete geçirilmiş toplumsal güçtür ve vicdanı yoktur. En yüksekteki kadar en alttakini de ezebilir, haysiyeti ve bireyselliği ortadan kaldırabilir. Kararsız bir denge noktası vardır ve önünde hiç bir kısıtlama yoktur.“

“Muhtemelen bir insanın yaşayacağı en korkunç aydınlanma anı, babasının bir insan olduğunu keşfettiği andır.”

“Tek çıkışı olan mağaraya sığınanlar ölmeyi hak eder.”

“Çoğu insan hayatta hiç bir meydan okumayla karşılaşmaz, ta ki son ana kadar.”

“Din denen şeylerin büyük kısmı, yaşama karşı bilinçsiz bir düşmanlık tavrı taşıyagelmiştir. Gerçek din, hayatın Tanrı’nın gözüne hoş gelen zevklerle dolu olduğunu, eyleme dönüşmeyen bilginin boş olduğunu öğretmelidir. Tüm insanlar, dini kurallar ve hareketler üzerinden öğretmenin bir kandırmaca olduğunu görmelidir. Gerçek öğretim kolayca fark edilir. Asla kaçıramazsınız çünkü içinizde, size bunun aslında daima bildiğiniz bir şey olduğunu söyleyen bir his uyandırır.”

“İnsanın kendisine tahammül etmesi, evrendeki en zor görev olabilir.”

“Temkin, vasatlığın yoludur. Çoğu insanın hayatta başarabileceklerini düşündükleri tek şey, süzülen, tutkusuz vasatlıktır.”

“İsyanlar ve komedi sadece içinde bulundukları zamanın semptomlarıdır ve son derece aydınlatıcıdırlar. Psikolojik tonu, derin belirsizlikleri… Ve daha iyi bir şey arzusuna eşlik eden, hiç bir şeyin değişmeyeceği korkusunu yansıtırlar.”

“Güç, hafifçe tutarak kullanılır. Çok sıkı tutmak, güç tarafından ele geçirilmek, dolayısıyla gücün kurbanı olmaktır.”

“Gerçekten bencil olmayan bir asi görülmemiştir, tüm asiler ikiyüzlüdür; bilinçli ikiyüzlüler ya da bilinçsiz ikiyüzlüler, sonuç değişmez.”

“Hapishaneler, sadece mahkemelerin ve polisin işe yaradıkları yanılsamasını yaratmak için gereklidir. Bir tür iş güvencesidir.”

“Hemen anlamak, genellikle reflekssel bir tepkidir ve en tehlikeli anlayış türüdür. Öğrenme yeteneğinizin üzerine bir anda kalın bir perde çeker. Uyarıyorum. Hiç bir şeyi anlamayın. Her anlayış geçicidir.”

“Hırslar, gerçeklerden etkilenmeme eğilimindedir.”

“Şu an yetişkin olmak isteyen bir çocuksun. Yetişkin olduğunda, boş yere eskisi gibi çocuk olmak isteyeceksin.”

“Aptallık neden kendini bu kadar monoton bir kesinlikle tekrar eder?”

“Mantık, güçlü duyguların ilk mağdurudur.”

“Doğru bilgi verenleri uzaklaştırırsanız, etrafınızda sadece duymak istediklerinizi söyleyenler kalır. Kendi düşüncelerinin kokusunda çürümekten daha zehirleyici bir şey düşünemiyorum.”

“Başkaları üzerinde güç sahibi olmak isteyen küçük ruhlar, önce başkalarının kendilerine beslediği inancı yok eder.”

“Geçmiş, yastığınızdan daha uzakta değildir.”

“Kollarımız ve bunları kullanma özgürlüğümüz olduğu sürece, gelin adalet hakkında atıp tutmayalım.”

“Elit bir kitlenin önemli özelliklerinden biri, kendinden daha güçlülere karşı zayıf olmasıdır. Elit güç, doğası gereği bir güç hiyerarşisine doğru çekilir ve daha fazla kişisel fayda vaat eden bir yapıya sımsıkı, itaatkar şekilde yerleştirir. İşte orduların, polisin ve bürokrasilerin Aşil Topuğu buradadır.”

“Sonsuz savaş, tüm devirlerde birbirine benzeyen kendi sosyal koşullarını doğurur. İnsanlar saldırıları uzaklaştırmak için daimi bir uyanıklık durumuna girer. Otokratın mutlak hükmü ortaya çıkar. Tüm yenilikler, tehlikeli sınır bölgeleri haline gelir; yeni gezegenler, sömürülecek yeni ekonomik alanlar, yeni fikirler ya da cihazlar, yeni ziyaretçiler, her şey şüphe altındadır. Feodallik, kimi zaman bir politbüro veya benzeri yapı halinde olsa da daima kök salar. Hükümdarlık babadan oğula değil, güç hatları doğrultusunda geçer. Güçlünün kanı hükmeder.”

“Büyük bir nüfusun, gardiyanlarına saldıracağı önemli koşulları biliyoruz.
1. Bir lider bulduklarında: Bu, güçlülerin karşısındaki en büyük tehdittir; liderlerin kontrolü elden bırakmamaları gerekir.
2. Halk, zincirlerini fark ettiğinde: Halkı kör ve sorgulamaz halde tutun.
3. Halk esaretten kurtuluş ümidi sezdiğinde: Kaçışın mümkün olduğuna bile asla inanmamaları gerekir!”

“Bir ekosistem hakkında ekolojik açıdan cahil olanların anlamadıkları şey, bunun bir sistem olduğudur. Bir sistem! Bir sistem, sadece küçük bir köşesindeki hatalı bir hareket tarafından yok edilebilecek akışkan bir stabiliteye sahiptir. Sistemde, bir noktadan diğerine akan bir düzen vardır. Eğer bu akış engellenirse, düzen yıkılır. Bilgisizler bu yıkımı çok geç olana kadar fark etmeyebilir. Bu yüzden, ekolojinin en büyük işlevi, eylemlerin sonuçlarının anlaşılmasıdır.”

“Parasal sistemin nasıl çalıştığı öğretilmeyen ama tüm bilgisizliği içinde ekonomik maceraların içine çekilen bir nüfusun bilgilendirilmiş rızası olması mümkün müdür?”

“Tüm medeniyetler, ürettiği bireylerin niteliklerine dayanır. Eğer insanları aşırı organize ederseniz, aşırı yasalaştırırsanız, içgüdülerini bastırırsanız, insanlar çalışamaz ve medeniyet çöker.”

“Dini kurumlar ahlaksal bir efendi-köle ilişkisini sürdürür. Tüm o miyop önyargılarıyla beraber gururlu, güç arayan insanları çeken bir arena yaratırlar.”

“Güç sahibi insanlar ne kadar hayranlık duyulası görünürse görünsün, tüm eleştirel becerilerinizi onlara devretmeyin. Kahraman maskesinin altında, insanca hatalar yapan bir insan bulacaksınız. İnsanca hatalar, bir süper kahramanın erişebildiği devasa boyutlarda yapıldığında, devasa sorunlar ortaya çıkar. Kimi zaman da başka bir sorunla karşılaşırsınız. Güç yapılarının, gücün kendisi için güç isteyen insanları çektiği ve bu insanların önemli bir bölümünün de dengesiz ya da deli oldukları kanıtlanabilir.”

“Dengeli zihinlerin yargısını her zaman yasalara tercih ederim. Yasalar ve rehberler şablonlu davranışlar yaratır. Şablonlu davranışların eğilimi ise sorgulanmamak ve yıkıcı bir momentum kazanmaktır.”

“Tüm toplumsal düzenlerin oluşumunda belli bir kötücüllük bulunduğunu hatırlayın. Bu, yapay bir varlığın varoluş mücadelesidir. Despotluk ve kölelik hemen sınırlarında gezinir. Bir çok zarar oluşur ve dolayısıyla yasalara ihtiyaç doğar. Yasa kendi güç yapısını geliştirir, daha fazla yaraya ve yeni adaletsizliklere yol açar. Bu travmalar yüzleşme ile değil, işbirliği ile tedavi edilir. İşbirliği talebi, şifacıyı tanımamızı sağlar.”

“Haddinden fazla şeyi, yalan söylemek için gayet iyi sebepleri olabilecek insanların açıklamalarına dayanarak kabul ediyoruz.”

“Bir kalabalığı bir halktan ayıran şeylerden biri de, bir liderdir. Bireylerin seviyesini korur. Çok az birey olursa, halk kalabalığa dönüşür.”

“Günümüz omuz silkme günü. Hakkındaki tüm hikayeleri bildiğimi biliyor ve umursamıyor. Medeniyetimiz, harici bir saldırı önünde diz çökmeden önce umursamazlıktan ölebilir.”

Dünya dört şeyin üzerinde durur: Bilgelerin ilmi, yücelerin adaleti, haklıların duası ve yiğitlerin cesareti.

Kendinizi boş, çaresiz ve yararsız hissediyorsanız kötü…Bu demek oluyor ki, tez elden despot bir yönetimi başınıza efendi olarak getireceksiniz. Kurnaz despot bunu bildiği için köleleri arasında yararsızlık ve çaresizlik hissini pekiştirmeye çalışır.

Kalemim kayboldu. Onu düşürdüğümü biliyorum. Ne iyi ettim de onu değil, kendimi aradım. Kalemimi düşüremeyeceğim nereler varsa oraları gördüm. Düşünerek gördüm. Kalemim ne iyi etti de düştü. Duymadıklarımı duydum. Düşünmek artık benim için zor da değil.

Hazırlayan: Mengü Gülmen
www.bilimkurgukulubu.com