şimdi bir ormanda bir kuşun yüreciği küt küt atıyorsa
bir ağaç karanlıkta büyüyorsa yavaş yavaş
onun şarkılarındadır muhakkak
uyanır uyanmaz aradığı bir badem ağacıdır
bir gökyüzü çıldırtacak gibi durur
düşünmeden çıkarır verir yüreğini
istemeye kalksa badem ağacı, mavi gökyüzü
yani nasıl söylemeli bilmem ki
öyle pırıl pırıl bir yüreği var ki
sizin için geldim der dünyaya
şu bildiğimiz karıncalara, hanımellerine
o gelmeden önce de dünyada
bugün bildiğimiz şeyler vardı
zengin yine vardı mesela
fakir desen vardı
bir sabah el değmedik şarkılarla
öyle bir geliş gelmiş ki dünyaya
o kadar macera
insanca yaşamak adına olmuştur
sen bu toprak bu dünya bu insanlar içinsin
biz bütün senden öğrendik
daha bir sevmeyi yaşamayı
daima şart koşmayı hürriyeti
hayata karşı bu kadar saygı
bu kadar büyük bir aşk bilmek hayatı
gözü yaşlı neslime senden kalmıştır