Bir yangın ormanından püskürmüş genç fidanlardı
Güneşten ışık yontarlardı sert adamlardı
Hoyrattı gülüşleri aydınlığı çalkalardı
Gittiler akşam olmadan ortalık karardı...O Mahur Beste Çalar – Attilâ İlhan
Güneşten ışık yontarlardı sert adamlardı
Hoyrattı gülüşleri aydınlığı çalkalardı
Gittiler akşam olmadan ortalık karardı...O Mahur Beste Çalar – Attilâ İlhan
"Müjgan’la Ben Ağlarız” ve hüzünlü öyküsü” Atilla İlhan anlatıyor;
“12 Mart sonrasının kahır günleriydi. Bir sabah radyoda duyduk ağır
haberi: Deniz’lere kıymışlardı. Karşıyaka’dan İzmir’e geçmek için vapura
bindim. Deniz bulanıktı; simsiyah, alçalmış bir gökyüzünün altında
hırçın, çalkantılı… Acı bir yel esintisinin ortasında aklıma düştü ilk
mısra… Vapurda sessiz bir köşe bulup yüksek sesle tekrarladım. Vapurdan
indikten sonra da rıhtım boyunca bu ilk mısraları tekrarlayarak
yürüdüm”.
“Bir yangın ormanından püskürmüş genç fidanlardı
Güneşten ışık yontarlardı sert adamlardı
Hoyrattı gülüşleri aydınlığı çalkalardı
Gittiler akşam olmadan ortalık karardı ” 6 Mayıs 1972
Bir kadın ismi sanılan “Müjgan”eski dilde “kirpik” anlamına geliyor ve Şair’in “müjganla ağlaşmak”tan ne söylemek istediği orada çözülüyor; Atilla İlhan, 6 Mayıs 1972 yılında idam edilen Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’a ağlıyordu?
“Bir yangın ormanından püskürmüş genç fidanlardı
Güneşten ışık yontarlardı sert adamlardı
Hoyrattı gülüşleri aydınlığı çalkalardı
Gittiler akşam olmadan ortalık karardı ” 6 Mayıs 1972
Bir kadın ismi sanılan “Müjgan”eski dilde “kirpik” anlamına geliyor ve Şair’in “müjganla ağlaşmak”tan ne söylemek istediği orada çözülüyor; Atilla İlhan, 6 Mayıs 1972 yılında idam edilen Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’a ağlıyordu?