04 Ağustos 2021

Prof. Dr. İlhan Arsel "Yeryüzü cehennemi olmayacağız."


"..Her ne kadar parlamenter sistemlerde, en fazla temsilciyle parlamentoya giren partiye hükümeti kurma yetkisinin tanınması gelenek sayılır ise de laikliği ve özgürlükçü demokrasiyi yok etme amacına dayalı bir partiyi iktidara getirmek diye bir şey yoktur; olsaydı Batı dünyasının hiçbir ülkesinde demokrasi ve uygarlık oluşmazdı...

Kendi kendimizi 'Gerici parti iktidara gelsin de foyasını ortaya vursun, halk da onu tanısın, bir daha seçmesin' diyerek avutmak saflık olur. Çünkü hükümeti kurma fırsatını bulduğu an bu parti, tahmin ve tasavvur edemeyeceğimiz usullerle devlet çarkının tümünü yavaş yavaş ele geçirme olasılığını kazanmış olacaktır. Unutmayalım ki şeriâtçının başlıca özelliği kurnazlıktır; şeriâtçı, güçsüz iken kuzu postuna bürünmüş olarak hoşgörendir, sabredendir, kötülüğü iyilikle karşılar gibi görünendir, şiddete ya da saldırganlığa yönelmezmiş gibi hareket edendir, demokrasiye bağlı imiş gibi görünendir. Fakat bu davranışlarının hepsi kurnaz hesaplara, yani güçlenip şiddete başvurabileceği ve şeriât düzenini gerçekleştireceği günlerin gelmesi umutlarına dayalıdır. Güçlenebilmek için her türlü aracı meşru saymaya hazırdır; fakat güçlendiği an kuzu postunu çıkarıp kurt kılığına bürünmekte gecikmez ve bu postu çıkardığı an cellat kesilir. Okuyunuz şeriât tarihini; bunun nice örnekleriyle şaşkına dönersiniz..."

İlhan Arsel

Cumhuriyet, 8 Ocak 1996