28 Mayıs 2021

Entüisyonizm /Fenomenoloji

 Entüisyonizm (Sezgicilik)
    Entüisyonizm doğru ve kesin bilginin sezgi yoluyla elde elebileceğini savunan felsefi görüştür. Sezgi gerçeği birden kavrama yetisidir.
           İmam-ı Gazali | diyarbakır söz Gazali (1058-1111): Gazali felsefeye şüphe ile başlar. Ona göre bilginin amacı mutlak hakikate (doğruya) ulaşmaktır. Bu hakikati bize ne duyularımız ne de aklımız verebilir. Çünkü duyularımız aldatıcıdır, aklımız ise çelişkili yargılar verebildiğinden yanıltıcıdır. Bu nedenle doğru bilgiye yalnız iman (inanç) ile ulaşabiliriz. İmanda kaynak olarak kalpten beslenir. Mutlak bilgi Tanrı’da var olduğuna göre bu bilgiye yalnız kalp gözü ile ulaşabiliriz. Kalp gözü ile kavramak sezgi ile kavramaktır.Kalp gözünün açılması için kalbi, arzu, istek ve tutkulardan temizlenmek gerekir. Kalp gözü açılan insan dış dünyayı ve metafizik sahayı bilir.
          Henri Bergson - Turkcewiki.org Henri BERGSON (1859-1941): Bergson sezgiyi zekadan ayrı tutar ve onun içgüdüden doğduğunu söyler. Sezgi ve zeka birbirine karşıttır. Zeka; statik, hareketsiz bir varlık olan maddeyi bilebilir. Ama dinamik, canlı ve değişken olan hayatı bilemez. Çünkü hayat zaman içinde kavranabilir. Zaman ise mekan gibi ölçülüp hesap edilecek nitelikte değildir. O bir değişme, bir oluş ve bir süredir. Öyleyse zaman ve mekan karşıtlığı aynı anda madde ve hayat karşıtlığını ifade eder.
          Maddeyi zeka araştırır ve bundan da bilimler oluşur. Fakat gerçekte var olan madde değil hayattır. Hayat ise değişmeyi, eylemi ve yaratmayı ifade eder. Sürekli bir oluş ve hayat atılımı (elan vital) olan akışın bilgisini sezgi elde edebilir.


 Fenomenoloji (Görüngü Bilim = Öz Bilim)
         Yunanca görünüş, görüngü demek olan fenomen sözcüğünden gelir. 20.yy en önemli akımlarından biridir. Kurucusu Alman filozofu Edmund HUSSERL’dir.
            Edmund Husserl - Vikipedi Edmund HUSSERL (1859-1938): Fenomenoloji felsefeni, pozitivizmi eleştirerek kurar. Ona göre pozitivm sadece duyu verilerine dayanarak yanılgıya düşmüştür. Oysa insanlar nesne ve varlıkların özlerini kavrar. Bu özlere salt öz denir. Örneğin kırmızı, yeşil, üçgen birer fenomendir. Biz fenomenin içinde var olan özü bilimcimiz ile yakalayabiliriz.
            Husserl bilimleri, olgu bilimleri ve öz bilimleri olarak ikiye ayırır. Örneğin Psikoloji olgu bilimi, mantık öz bilimdir.
            Fenomenoloji aynı zamanda öze ulaşmak için kullanılan bir yöntemdir. Bu yönteme göre bir olayın özüne ulaşabilmek için onun özüne ait olmayan tüm raslantısal ve ilgisiz özelliklerin bir  yana atılması gerekir. Husserl buna ‘’paranteze alma’’ adını verir. Bu yolla özlerin kendisine ulaşılır. Örneğin masayı düşünüyoruz. Masanın rengini, şeklini bir kenara attığımızda, bilincimizde masayı masa yapan saf özü kalır. Bu özler zaman ve mekana bağlı değildir, ölçülüp tartılamazlar. İşte bu öze Husserl ‘’salt öz’’ adını verir.
              Paranteze alma üç türlüdür.
1-Tarihle ilgili paranteze alma
2-Özle (varoluşla) ilgili paranteze alma
3-İdelerle ilgili paranteze alma