Düş Ülkesi
Kuşlarla, ağaçlarla, göklerle,
havada yanıp sönen gözlerle,
gergin akışıyla su seslerinin
varlık yayılıyor nicedir bilinmezin kıyılarına
yeni değişimler örmeye.
Süregelen yolumuzda günlerden beri
çevirirken saatler adım başı görünümleri
bilmiyoruz düş mü, uyku mu
yağan bu çisenti, bu yoğun,
tüy yumuşaklığında saydam gölgeler.
havada yanıp sönen gözlerle,
gergin akışıyla su seslerinin
varlık yayılıyor nicedir bilinmezin kıyılarına
yeni değişimler örmeye.
Süregelen yolumuzda günlerden beri
çevirirken saatler adım başı görünümleri
bilmiyoruz düş mü, uyku mu
yağan bu çisenti, bu yoğun,
tüy yumuşaklığında saydam gölgeler.
Bin yapraklı bir gülün arasında yürür gibiyiz;
bir kor kızıllığı içinde, esritici bir tütsü yaygınlığıyla
üstümüzden geçen her bir an
sezilmez kanatlarla yarıyor yeni sonsuzlukları,
her gözeneğinde varlığın birbiri ardınca boy veren
görünmez ağaçlar yükseliyor göklere
ve geçtiğimiz her yerde buğudan hafif, soluktan yavaş,
belki yoktan daha yok yaratıklar yüzüyor gibi.
Kanatlar sürünüyor geçerken omuzlarımıza, öpüşler
Kat kat açılıyor önümüzsıra bitimsiz düşler.
bir kor kızıllığı içinde, esritici bir tütsü yaygınlığıyla
üstümüzden geçen her bir an
sezilmez kanatlarla yarıyor yeni sonsuzlukları,
her gözeneğinde varlığın birbiri ardınca boy veren
görünmez ağaçlar yükseliyor göklere
ve geçtiğimiz her yerde buğudan hafif, soluktan yavaş,
belki yoktan daha yok yaratıklar yüzüyor gibi.
Kanatlar sürünüyor geçerken omuzlarımıza, öpüşler
Kat kat açılıyor önümüzsıra bitimsiz düşler.
❤
Boşlukta
Köklerini yitirmiş yüzler,
bir boşlukta savrulan yüzler.
Yüzler, gecemizden içeri
günümüzden içeri yüzler.
Bir çığlığa açılmış, uzun
bir suskuya açılmış yüzler.
Kapısı yok, penceresi yok
o yıkık saraylar, o yüzler.
Yüzümüzde bilmediğimiz
bir tırnağın yırttığı yüzler.
Bütün köklerini yitirmiş
aramızda savrulan yüzler...
bir boşlukta savrulan yüzler.
Yüzler, gecemizden içeri
günümüzden içeri yüzler.
Bir çığlığa açılmış, uzun
bir suskuya açılmış yüzler.
Kapısı yok, penceresi yok
o yıkık saraylar, o yüzler.
Yüzümüzde bilmediğimiz
bir tırnağın yırttığı yüzler.
Bütün köklerini yitirmiş
aramızda savrulan yüzler...