Zıkkımın Kökü, Muzaffer İzgü'nün kendi yaşamından yola çıkarak yazdığı bir roman, “Muzo” karakteri ise yazarın ta kendisi. Romanında; Adana'da, kiralık bir arsanın ortasına kurdukları derme çatma gecekonduda ailesiyle birlikte verdiği yaşam mücadelesini anlatıyor.
Daha ilkokula giderken yaz tatillerinde çalışmaya başlayan Muzo bir çok iş yapmak zorunda kalır.Yazlık sinemalarda gazoz, sokaklarda darı, su, şeker satar, karpuz yükler, babasıyla seyyar satıcılık yapar. Bazen gazoz şişelerini yıkar, bazen lokantada bulaşıkları. Vestiyere bakar, muavin olup bir kamyonla yollara düşer. Sokak aralarında annesinin pişirdiği kuru patlıcan dolmalarını satar. Kahvede çırak olur, çay-kahve dağıtır, sevdiği kızın peşinden pamuk toplamaya gider.
Adana'nın gecekondu mahallelerinde geçen bu zorlu hayat, Muzo'nun bakış açısından anlatılır. Harcanan emek, para kazanıp aileye destek olmanın sevinci, yardımlaşma ve dayanışma, kimi zaman boşa giden çabalar, hayal kırıklığı… Her türlü zorluğa karşın, inadına direnmek, yılmadan karşı koymak, hep yeniden başlamak…Ve mutluluğun tarifi:“Bizim mutluluğumuz çok basitti. Tencerede yemeğimiz olsun, çıkında ekmeğimiz, lambada gazımız, ocakta çaydanlığımız, yeterde artardı bile...”
Muzaffer İzgü'nün, 'yaşamöyküsü'nü anlattığı Zıkkımın Kökü, aynı adla sinemaya da uyarlandı. Memduh Ün ile Macit Koper'in senaryolaştırdığı, yönetmenliğini Memduh Ün'ün yaptığı; Menderes Samancılar, Meriç Başaran, Günay Girik, Elif İnci, Sırrı Elitaş ve Emre Akyıldız'ın rol aldığı Zıkkımın Kökü filmi, Hindistan Udaipur Film Festivali'nde Altın Film, Tokyo Film Festivali'nde Asya'nın En İyileri, İspanya'da En İyi Yönetmen ödüllerine değer görülürken; Adana'da Altın Koza'da beş ödül birden, Kültür Bakanlığı Ödülü, Paris'te 1994'te Cine Junior en büyük ödülünü de aldı.