"Gerçek olan şu ki: Biz her zaman kendi habercilerimizdik ve bundan
sonra da her zaman kendi habercilerimiz olarak kalacağız.
Topladıklarımızın ve toplayacaklarımızın hepsi el değmemiş tarlalarda
hayat bulacaklar. Biz tarlalarda; hem çiftçi, hem toplanan, hem
toplayanız. Sen siste dolanan bir arzu olduğun zamanlar ben de
aynı siste dolanan bir arzu olarak oradaydım. Sonra birbirimize aktık ve
isteklerimizden düşlerimiz doğdu. Ve o düşler sınırsız zamandı ve
ölçüsüz boşluktu."