Gereksiz ihtiyaçlardan oluşan koca bir dağ yarattık. Bir şeyler satın
alıp sonra çöpe atıyoruz.
Aslında boşa harcadığımız şey hayatlarımız.
Bir şey satın aldığımda veya siz aldığınızda ödemeyi parayla
yapmıyoruz. Ödemeyi yaşamımızdan, para kazanmak için harcadığımız
zamanla yapıyoruz. Aradaki fark ise şu; hayatı satın alamazsınız.
Hayat geçip gider... Ve hayatınızı boşa harcayıp özgürlüğünüzü kaybetmek korkunç bir şeydir.
Ben insanların geceleri yatacak bir saçak altı bile bulamadıkları bir
dünyada, başkalarının 500 metrekarelik malikanelerde yaşamasını
anlamıyorum.
Evsizler için ev, suyu olmayanlar için su lazım, ekmek lazım. Sen böyle
bir dünyada özel uçağım olsun, oraya buraya gideyim diyorsun. Eğer
herkes daha fazlasını isterse, bir gün kimseye bir şey kalmayacak...
Küresel ısınmadan bahsediyoruz ama doğaya saldırmaya ve çöp üretmeye devam ediyoruz.
Eski ruhani tanrımızı kendi ellerimizle kurban ettik ve artık market tanrının tapınağındayız.
Bu yeni tanrı; ekonomimizi, politikamızı, alışkanlıklarımızı,
yaşamlarımızı düzenliyor ve bizlere faiz oranları ve kredi kartları ile
mutluluğun yeni adresini veriyor.
Öyle anlaşılıyor ki bizler, yalnız tüketme için yaratılıyoruz ve artık
tüketemediğimiz zaman derin hayal kırıklığına uğrayarak kendimizi yok
ediyoruz.
Bana fakir denmesi yanlış, ben tutumlu bir insanım.
Asıl fakirler sürekli yaşamdan talepleri olan ve elde ettikleriyle yetinmeyen insanlardır.
Ben elimde hafif bir bavulla dolaşıyorum. Bu bana istediğim yaşamı
sürdürmek için yeterli zamanı veriyor. Asıl özgürlük yaşamak için
kazandığın zamandır.
Bildiğim
kadarıyla para ve zenginlik diğer dünyaya götürülemiyor.
Yaşama
bayılıyorum, onu satın alamazsınız ve elinizden gidiyor.
Ülkemi ve
halkımı çok seviyorum. Ben gidince geriye onlar kalacak ve mücadeleye
devam edecekler.
Parayı çok sevenlerin sanayi ve ticaretle ilgilenmesini
ve bunun vergisini ödemeleri gerektiğini düşünüyorum.
Siyaset para
biriktirmek için değildir. Halka hizmet ederek kendini mutlu hissetmek
içindir. Basit olmaktır ve halk gibi olmaktır, sıradan bir vatandaş gibi
olmaktır. Halkın büyük çoğunluğu gibi yaşamaya çalışıyorum çünkü karar
veren halktır.
Çoğunluğun daha iyi yaşadığı gün belki biz de daha iyi
yaşarız ve daha fazla harcarız.
Hayatta en güzel şey özgürlüktür.
Sevdiğimiz şeyleri yapabilmek için, özgür olmak daha fazla vakte sahip
olmak demektir.
Yoğun bir hayatım büyük bir evim ve hizmetçilerim olursa
bunlara dikkat etmek için çok çalışırım. Bu nedenle de daha az özgür
olurum. Benim işlerime dikkat etmesi için başkasını görevlendirirsem bu
kez de onun vaktini çalmış olurum. Bu nedenle hayatta hafif olmak,
bagajsız olmak daha fakir olmak değildir, özgür olmaktır.