Gözde S. KADIOĞLU
Dünyaca ünlü ressam Gustav Klimt'in
"Portrait of Adele Bloch-Bauer I" isimli tablosunun ardında yatan hikaye
beyazperdeye uyarlandı.
Tablonun bir filme konu olması, yapılışı
ya da Klimt'in çalışma süreci değil, tablonun gerçek sahibinin, yıllar
sonra aile mirasını korumak adına girdiği mücadele...
Maria Altmann 80 yaşındayken Avusturya
Hükümeti ile yasal bir mücadeleye girdi, amacı Holokost zamanında
Naziler tarafından yağmalanan eşyalar arasında ailesine ait eşyalardan
biri olan Klimt tablosunu geri almaktı.
Altmann, o dönem yaşanan kaosun
mağdurlarından biri olarak aile üyelerinin pek çoğunu, vedalaşamadan
kaybeden binlerce insandan biri. Terk etmek zorunda kaldıkları
evlerindeki eşyalara Naziler tarafından el koyulmuş, Altmann da yıllar
sonra aile yadigarı eşyaları saklayabilmek için kolları sıvamıştı.
Altmann'ın amcası Ferdinand Bloch-Bauer'e
ait olan Klimt tablosu, Avusturya'nın Alman işgalinden sonra devlet
hazinesine aktarılmış ve Viyana'da bulunan Belvedere Galerisi'nda
sergilenmeye başlamıştı. Bu galeride eser 'Altın Kadın' adını almış ve
Altman'ın amcasının eşi Adele'in portresi Yahudi miraslarından biri
olarak sergilenmeye başlamıştı.
Yaşamını Los Angeles'ta sürdürmekte olan
Maria Altmann, 1990'lı yılların sonuna doğru yasal sürece başvurmaya
karar verdi. Öncelikle kendisine bir avukat bulması gerekiyordu;
Avusturyalı besteci Arnold Schoenberg arkadaşıydı ve Schoenberg'in
torunu E. Randol Schoenberg avukatlık yapmaktaydı. Kendisini temsil
etmesi için onunla konuştu.
Altmann'ın yasal süreç başlatmasının
ardından Viyana'da bulunan ve 'Altın Kadın' adını almış olan Klimt
tablosu, Avusturya'nın Mona Lisa'sı olarak anılmaya başlamıştı bile...
Altmann'ın bu sürece girme sebebi ise ne maddi çıkar ne de intikamdı,
yalnızca ailesine ait olan bir tabloyu geri alabilmek istiyordu, bunu,
kaybettiği ailesinden kalan tek yadigar olarak gördüğü için de davaya
hırsla sarılmıştı.
Sonunda dava kazanıldı, 2006 yılında tablo
ait olduğu kişiye verildi. 2006 yılında gerçekleşen zaferin ardından
Altmann tabloyu New York'ta bulunan bir sanat galerisine 135 milyon
dolar karşılığında sattı, bu satış, bir tabloya ödenen en yüksek bedel
olarak da tarihe geçti.
Ancak Altmann satıştan kazandığı para ile
birşey yapmayı düşünmüyordu, çok yaşlandığı için kendisine evde rahat
bakım sağlayabilecek hizmet almış ve yeni bir bulaşık makinesi satın
almıştı. Altmann 2011'in Şubat ayında hayata veda etti.
Tablo için verdiği mücadele daha önce
belgesel haline getirilen kadın, beyazperdeye de ilham oldu. Simon
Curtis, Altmann'In mücadelesi ile beraber Holokost mağdurlarının
hikayesini 'Woman in Gold' (Altın Kadın) isimli bir filme dönüştürdü.
Filmde Maria Altmann'ı deneyimli oyuncu
Helen Mirren canlandırırken, avukatı rolünde Ryan Reynolds'ı izliyoruz.
Kadroda Katie Holmes, Frances Fisher, Charles Dance gibi deneyimli
isimler de var. Film, 10 Nisan 2015'te Amerika'da gösterime girdiğinde büyük ilgi topladı. İşte o filmin fragmanı:
Gustav Klimt'in "Portrait of Adele Bloch-Bauer I" isimli tablosunun ardında yatan hikaye beyazperdeye uyarlandı