Dünya karanlık ve nefretten vazgeçti mi?
Bilim Kurgu filmlerindeki felaket senaryoları tek tek gerçek oluyor.
Yapay seralarla, oksijen fanusları altında karanlık bir dünya kalacak geriye..
Derebeylik çağlarına geri dönüldü.
Emperyalistler, görülmedik bir haksızlık ve sahtekarlık tarihi yazıyorlar.
Tek tanrıları para ! Hiçbir korkuları, zerre kadar merhametleri yok !
Çokuluslu şirketlerin güdümünde, küreselleşme ( ! ) adına ulusal sınırları hiçleyip ülkeleri parçalıyor, işgal ediyor, insanları, çocukları katlediyorlar.
Bütün coğrafyalardaki hesaplar açık açık dile getirildiği halde, madenleri, toprakları, hürriyetleri de satılığa çıkarılan insanlık, hiçbir zaman bu kadar yüz kızartıcı teslimiyet, sessizlik ve aymazlıkla suç ortaklığı içinde olmamıştı.
Gökyüzü deliniyor, buzullar eriyor...
Tarımı ve geleceği yokedecek çağın felaketi olarak, genetik yapısı değiştirilmiş organizmalardan sözediliyor !
Öyle bir katastrof yaşanıyor ki ; "Işık ve sevgiyle" tabii...
Bir dua gibi ; "Işık ve sevgiyle"
Belki de sadece bir cümle değildir !
Terennümünde gizil bir enerji vardır...
Birbirine karışan fısıltılar reaksiyona geçer !!!”
Cumhuriyet / Pazar Dergi / 20 Haziran 2004