01 Ekim 2015

İçimdeki Tanrı "Hiçbir zaman hiçbir şey için kendini zorlama, kalbinin kabul etmediği şeyi onaylama."

Kendini Tanımak
Varlığın ve sen bir bütünsün fakat şu anki hayat formunda ayrıymışsın gibi düşünüp hissediyorsun. Kucakladığın bütün benliklerin ve koyduğun kurallar senin dünya hayatında bir düzen ve bir ahenk kurman için. Varlığını biliyor fakat onunla bütünleşmek için ne yapman gerektiğini bilmiyorsun. Koyduğun kuralların seni ona götüreceğini sanıyorsun. Sen kendini diğer beşer varlıklardan ayrı görüp benliklerinin seni sarıp sarmalamasına izin veriyorsun.

Varmak istediğin nokta bir o kadar yakın bir o kadar da uzak. Bu yolda yapman gereken önce kendini tanımak. Kendini tanırsan diğer beşer varlıkların ne hissettiğini onların açısından anlarsın. Aslında hissettikleriniz, yaşadıklarınız birbirinden farklı değil, sadece roller değişiyor.

Kendini tanımak; beşer varlığının algısıyla değil, asıl senin gözüyle beşer varlığını incelemek. Seni sen yaptığını düşündüğün duygu ve düşüncelere asıl varlığının sana öğretmek istediği şekilde bakabilmek. Bunu yapabilmenin ilk yolu samimi olmak; dünya hayatın için değil, gerçekten varlığınla bir bütün olmayı istemen gerekmektedir.

Hiçbir zaman hiçbir şey için kendini zorlama, kalbinin kabul etmediği şeyi onaylama. Kalbini dinle, sadece o sana gerçek doğru zamanı söyleyebilir ve sen o zaman varlığınla bütünleşmek için samimi adımını atabilirsin.

Benlikler
Kucakla benliklerini, seni sen yapanın onlar olduğunu unutma. Asıl seni de senden uzaklaştıranların da onlar olduğunu unutma. Onları bil, kucakla, kabul et. Ama sakın asıl sen olarak kabul etme. Onları sadece asıl sana giderken geçmen gereken sınavlar olarak gör.

Onları kabüllen, yoklarmış gibi davranma, varlar diye üzülme. Onlar sizlerin maddenin gerçekliğini tanımanız için oluşturduğunuz durumlar. Varlığının seni çağıran sesi yükseldikçe, biliyorsun ki bu benliklerle o kapıdan geçemezsin. Yokmuş gibi davranırsan kimi kandırmış olursun?

Kendine güven, özüne güven, acele etme. Acelecilik egonun senin üstündeki hükmünden kaynaklanır. Özünün sesini dinle, benliklerinin herbirini kabul et. Onları senin yarattığını unutma. Alman gerekeni al, öğrenmen gerekeni öğren. Kendin için istediğin, özlediğin değişimi başlat.

O kapıdan sen geçebilirsin, senin için başkası değil…


Yaşadığın Deneyimler Senin Değişimin İçindir
Vardığın her nokta, geçirdiğin her deneyim, seni sana götüren bir başka deneyimin başlangıcıdır.

Kalbin her atışındaki ritim bir ahenk içinde tezahür eder. Sen de kalbinin atışı gibi, yaşadığın deneyimlerin de özüne varmada hayati önemi olduğunu unutma. Onlar olmazsa değişim olmaz.

Her bir deneyimin senin için ne anlama geldiğini düşün, alman gerekenin gerçekte ne olduğunu anla, kendini farklı görme, gerçek anlamda alman gerekeni al. Eğer böyle bir deneyimle karşılaştınsa senin alman gerekenler vardır, başkasının değil; kendini kandırma, kendine kızma.

Artı ya da eksi ne anlama gelir? Artı mı iyidir eksi mi? Kim bilebilir? Sen yaptıklarınla ne artısın ne de eksi. Sadece deneyimler karşısındaki duruşunla yolunu uzatabilir ya da kısaltabilirsin.

Bilgi özüne işledikçe madde alemindeki sen değişir. Kalbinin derinliklerinden gelen sıcaklık gitgide seni daha fazla sarmaya başlar. İçin sevgiyle dolar, başka bir gözle bakmaya başlarsın. Kendi gerçekliğini görmeye başlarsın.

TIK

İçimdeki Tanrı