Bir leylek, kendisine yuva yapmak için yer arıyormuş. Epey bir bakındıktan sonra, pek ünlü bir âlimin evinin bacasına yapmış yuvasını, hem de âlimden bir şeyler öğrenirim diyerek. Bunu gören âlim “ vay sen benim bacama nasıl yuva yaparsın” diyerek leyleğin yuvasını bozmuş. Leylek zar zor canını kurtarmış fakat leylek kaçarken âlimin attığı taş bacağına isabet etmiş ve leyleğin bacağının kırılmasına neden olmuş.
Leylek adalete inanırmış ve bu inancından dolayı mahkemeye vermiş âlimi. Ve kazanmış ta davayı. Kadı, kısasa kısas hükmü gereği âliminde bir bacağının kırılmasına karar vermiş fakat leylek bu durumdan hoşnut kalmayarak itiraz etmiş.
“ aman kadı efendi, ayağını kırmayın, sadece kavuğunu alın yeterli” demiş kadı sormuş, “neden?”
leylek yanıt vermiş: “kavuğunu alın ki başkaları da zalimi âlim sanıp kırılmasın.”
Leylek adalete inanırmış ve bu inancından dolayı mahkemeye vermiş âlimi. Ve kazanmış ta davayı. Kadı, kısasa kısas hükmü gereği âliminde bir bacağının kırılmasına karar vermiş fakat leylek bu durumdan hoşnut kalmayarak itiraz etmiş.
“ aman kadı efendi, ayağını kırmayın, sadece kavuğunu alın yeterli” demiş kadı sormuş, “neden?”
leylek yanıt vermiş: “kavuğunu alın ki başkaları da zalimi âlim sanıp kırılmasın.”