“Var olan tarikatların amacı kendilerine bağlı olan kimseleri dünyada ve manevi olan hayatta mutluluk sahibi yapmaktan başka ne olabilir? Bugün ilmin, fennin, bütün kapsamı ile medeniyetin ışığı karşısında filan veya falan şeyhin uyarmasıyla maddî ve manevi mutluluğu arayacak kadar ilkel insanların Türkiye medeni toplumunda varlığını asla kabul etmiyorum.
Efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. En doğru, en gerçek yol, medeniyet yoludur.
Medeniyetin gerektirdiğini yapmak insan olmak için yeterlidir. Tarikat reisleri bu dediğim gerçeği bütün açıklığıyla anlayacak ve kendiliklerinden hemen tekkelerini kapatacak, müritlerinin artık erginliğe ulaştıklarını elbette kabul edeceklerdir.”
Efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en gerçek yol, medeniyet yoludur. Medeniyetin gerektirdiğini yapmak insan olmak için yeterlidir. Tarikat reisleri bu dediğim gerçeği bütün açıklığıyla anlayacak ve kendiliklerinden hemen tekkelerini kapatacak, müritlerinin artık erginliğe ulaştıklarını elbette kabul edeceklerdir.
ÇOK DEĞİL YÜZYILA KALMADAN EĞER BU SÖZLERİME DİKKAT ETMEZSENİZ GÖRECEKSİNİZ Kİ: BAZI KİŞİLER BAZI CEMAATLARLA BİR ARAYA GELEREK BİZLERİN DİN DÜŞMANI OLDUĞUNU ÖNE SÜRECEK,SİZLERİN OYUNU ALARAK BAŞA GEÇECEK,AMA SIRA DEVLETİ BÖLÜŞMEYE GELDİĞİNDE BİR BİRLERİNE DÜŞECEKLERDİR. AYRICA UNUTMAYIN Kİ; O GÜN GELDİĞİNDE,HER BİR TARAF DİĞERİNİ DİNSİZLİKLE SUÇLAMAKTAN GERİ KALMAYACAKTIR.