07 Ekim 2014

Can Yücel - Parça Parça

yaşamak istiyorum 
yaşamayı bu soğumuş cehennemde 
ölü bir dost gibi içim titreyerek düşünmek değil sade, yaşamayı yaşamak istiyorum.
 ***
bu küfür küfür değil, küflü rüzgar, 
bu silsilesini siktiğimin koridorlarına 
demirli dosyalar gibi sıralanmış kapılardan 
ayaklarımın dibine kadar sokularak 
ve sezdirmeden üflüye üfüre 
parmaklarımın uçlarını kemiren 
bu kılları ağarmış fare 
ne bilir, ne anlar ki çocuklardan haber vere! 
hem verse de ne umurum! 
ben ki müebbet muhabbete mahkûmum, 
çocuklardan haber değil, 
çocukları güneş kokan enselerinden koklaya koklaya öpüp
ısırmak istiyorum
***
bu uzaklardan ürüyen zağarlar ki şehirdir 
üleşemiyorlar zaar gece denen kemiği, 
erken o bed sesli avcı, ezân'ı muhammedî
önüne katıyor onca yeziti 
allah ekberdir! allah eksper'dir! 
lakin inliyor gene uykusunda mahir 
ve hep böyle demeç verircesine sayıklayan şerifoğlu 
o allahlığını bilsin, diyor, ben kulluğumu! 
velhasıl
bu her gece uykusunda bağırıp çağıran, 
ağlayan, gülen, konuşan, isyan eden, yalvaran, küfreden, diş gıcırdatan
adem babalar arasında, 
bu damsız damda, 
bu havva'sız havada 
saf şair olamıyor adam, 
sökmüyor sırf şiirsel yorum 
hani 
ben artık şarkı dinlemek değil, şarkı söylemek istiyorum, diyor ya nâzım, 
ben de artık şiir düzmek değil, şiiri düzmek istiyorum
***
sen değildin görüş günü telörgüden görünen, 
boncuklarla işlediğim suretindi o senin; 
gölgenin güneşe nispeti, leylim 
hem seni ben, seni görmekle görmüş değilim, 
görmedikçe gözlerinin gördüklerini tekmil: 
sabahları çarşıya giderken, örneğin, 
gece dışarda kalmış, üşümüş, tüyleri ıslak bir kedi gibi 
nasıl ayaklarına sürtünüyor komşu arsadaki yeşil 
ve tam köşeyi dönerken, ıhlamurların orda 
eteklerini beline sokmuş vallahi billahi ha! 
nasıl tıpkı esmanım gibi çamaşır yıkıyor sahi! 
görmedikçe gördüğün bu mucizeleri, 
görmedikçe senin gözlerinle evreni, 
göremiyorum ki dünya gözüyle seni 
hem ben sana bişey söyleyim mi yavrum, 
ben aslında seni görmek filan değil, 
düpedüz seni istiyorum!
***
yaşamayı yaşamak istiyorum demiştim, 
neylersin ki,
bu damda bu dem,
ayaklarınla uyaklarında zincir,
böyle topal koşmalarla geçiyor
günlerimiz,
oysa methetmek gibi olmasın
kendimi ama:
yaşamım benim,
en güzel şiirim!