Adalet gücü bağımsız olmayan bir milletin, devlet halinde varlığı kabul olunamaz.
Ancak kendilerinden sonrakileri düşünebilenler milletlerini. yaşamak ve ilerlemek imkanlarına kavuştururlar.
Ben bir şeyi yapmaya karar verdiğimde, önce bakarım, buna ne engel oluyor? Sonra engel olan şeyleri ortadan kaldırırım. Olmasını istediğim şey de kendiliğinden oluverir.
Basın milletin müşterek sesidir. Başlıbaşına bir kuvvet, bir okul, bir öncüdür.
Ben kalpleri kırarak değil kazanarak hükmetmek isterim.
Bilelim ki; milli benliğini bilmeyen milletler, başka milletlere yem olurlar.
Bir başka çağdan kalma adetlerinizde, alışkanlıklarınızda direnirseniz, cüzzamlılar, paryalar gibi tek başınıza kala kalırsınız. Benliğinize bağlı kalın ama, gelişmiş uluslar için gerekli olan şeyleri Batı ‘dan almasını bilin.
Bir millet irfan ordusuna malik olmadıkça, savaş meydanlarında ne kadar parlar zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin yaşayacak neticeleri vermesi, ancak irfan ordusuyla kaimdir.
Bir milletin başarısı, mutlaka bütün milli güçlerin bir istikamette oluşmasıyla mümkündür.
Bir ulus, bir toplum yalnız bir kişinin çabası ile adımcık bile atamaz.
Büyük şeyleri büyük milletler yapar.
Büyüklük odur ki kimseye iltifat etmeyeceksin, hiç kimseyi aldatmayacaksın. Memleket için gerçek ülkü ne ise onu görecek ve o hedefe yürüyeceksin. Herkes senin aleyhinde bulunacaktır, seni yoldan çevirmeye çalışacaktır. İşte sen burda direneceksin. Önünde sonsuz engeller yığılacaktır. Kendini büyük değil, küçük, araçsız hiç telakki edecek, kimseden yardim gelmeyeceğine inanarak bu engelleri aşacak, ondan sonra sana büyüksün derlerse bunu diyenlere güleceksin.
Çalışma, insanların vücut kuvvetlerini geliştirir ve hayat için gereken şeyleri temin eder. Çalışmaksızın, fikri gelişme ve ahlaki ilerleme de mümkün değildir. Tembellik bütün fenalıkların anasıdır.
Çalışmak demek, boşuna yorulmak, terlemek değildir. Zamanın gereklerine göre bilim ve teknik ve her türlü uygar buluşlardan azami derecede istifade etmek zorunludur.
Çocuk sevgisi insan için bir ihtiyaçtır.
Dilin milli ve zengin olması, milli hissin gelişmesinde başlıca etkendir.
Dilin milli ve zengin olması, milli hissin gelişmesinde başlıca etkendir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir. Yeter ki, bu dil şuurla işlensin. Ülkesini, yüksek bağımsızlığını korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.
Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar.
Dünyada her şey için, medeniyet için, hayat için, muvaffakiyet için en hakiki mürşit ilimdir , fendir. İlim ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, dalalettir.
Egemenlik verilmez, alınır.
En doğru en hakiki tarikat, tarikat-ı medeniyedir.
Fıkıhtaki "zamanın değişmesiyle hükümlerin değişmesi" inkar olunamaz kaidesi adalet siyasetimizin temel taşıdır.
Fikirler cebr ü şiddetle, top ve tüfekle asla öldürülemezler.
Genç fikirler demek, gerçek fikirler demektir.
Gençliği yetiştiriniz. Onlara ilim ve irfanın müspet fikirlerini veriniz. Geleceğin aydınlığına onlarla kavuşacaksınız.
Gerçi bize milliyetçi derler. Ama, biz öyle milliyetçileriz ki, işbirliği eden bütün milletlere hürmet ve riayet ederiz. Onların milliyetlerinin bütün icaplarını tanırız. Bizim milliyetçiliğimiz herhalde hodbince ve mağrurca bir milliyetçilik değildir.
Hakikati konuşmaktan korkmayınız.
Hakimiyet verilmez, alınır.
Harb zaruri ve hayati olmalıdır. Hayat-ı millet tehlikeye maruz kalmadıkça, harb bir cinayettir.
Hayatta tam mutluluk ve esenlik ancak gelecek kuşakların şerefi, varlığı, esenliği için çalışmakta bulunabilir.
Her ilerlemenin ve kurtuluşun anası özgürlüktür.
Herhalde alemde bir hak vardır ve hak kuvvetin üstündedir.
Hiçbir iyi inkilap, hakikati görenler dışında ekseriyetin reyine müracaatla yapılamaz.
Hiçbir şeye ihtiyacımız yok, yalnız bir şeye ihtiyacımız vardır; çalışkan olmak!
Hiçbir zafer amaç değildir. Zafer, ancak kendisinden daha büyük bir amacı elde etmek için belli başlı bir vasıtadır.
İnsaf ve yardım dilenmek gibi bir ilke yoktur. İnsaf ve yardım dilenciliğiyle Millet işleri ve Devlet işleri görülemez. Millet ve Devletin onuru, bağımsızlığı sağlanamaz.
İstiklal, istikbal, hürriyet, herşey adaletle kaimdir!
Korku üzerine egemenlik kurulamaz.
Lüzumuna kani olduğumuz bir işi derhal yapmalıyız.
Medeni olmayan insanlar, medeni olanların ayakları altında kalmaya mahkumdurlar.
Medeniyet öyle kuvvetli bir ışıktır ki, ona bigane olanları yakar, mahveder.
Medeniyetin coşkun seli karşısında mukavemet boşunadır. O, gafil ve itaatsizler hakkında çok amansız davranır.
Meseleleri hadiselere göre değil, aslında olduğu gibi ele almak lazımdır.
Mesuliyet yükü her şeyden, ölümden de ağırdır.
Millete efendilik yoktur. Hizmet vardır. Bu millete hizmet eden onun efendisi olur.
Milleti kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden yoksun bir millet, henüz millet namını almak istidadını keşfetmemiştir.
Milletin sevgisi kadar büyük mükafat yoktur.
Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.
Müspet bilimlerin temellerine dayanan, güzel sanatları seven, fikir terbiyesinde olduğu kadar beden terbiyesinde de kabiliyeti artmış ve yükselmiş olan erdemli, kudretli bir nesil yetiştirmek ana siyasetimizin açık dileğidir.
Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.
Öğretmen, yıllar sonra ödülünü alır.
Öğretmenler! Cumhuriyet sizden düşünceleri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister.
Öğretmenler, yeni kuşak sizin eseriniz olacaktır.
Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.
Samimiyetin dili yoktur. O, gözlerden anlaşılır.
Sanatkar cemiyette uzun ceht ve gayretlerden sonra, alnında ışığı ilk hisseden insandır.
Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.
Savaş zaruri ve hayati olmalıdır. Milletin hayatı tehlikeye maruz kalmadıkça savaş bir cinayettir.
Söz konusu olan vatansa, gerisi teferruattır.
Toplumsal gelişmenin de, çürümenin de temelinde yöneticilerin tavırları yatar.
Uyuyan milletler ya ölür, yada köle olarak uyanırlar.
Yurtta barış, Dünyada barış.
Zafer, Zafer benimdir diyebilenindir. Başarı ise, başaracağım diye başlayarak sonunda başardım diyebilenindir.
Zaferlerin kalıcı sonuçlar vermesi ancak eğitim ordusuyla mümkündür.