Çiçeklerden gelincik içinde Bünyamin sevgisi
Yürüdün gittin eski kurganlar üstünden kent kent
Kulağında ama bir çömleğin kırılma sesi
Barış demiştir ve güvercin tıkmışlardır boğazına
Bu yüzden edep kuralı gözetmez Anadolu ermişi
Bu yüzden kimi zaman zordur ayırmak
Üstünü başını yırtmış ağıtların şiiri
Bir dostluk hastalığı senin şiirin
Sümbül diye genzine bastırırsın akrebi
Öyle durur bir kıyının serüveninde ceset
Odan öyle sevinçsiz yüzün öyle serin ki
Yine de bir elinle kapıyı aralarken
Öbür elindeki titreme dünyanın anadili
Merkezefendi’nin gizli barınağından
Bu açık hava kahvesine getirdiğin ne ki
Bir kentin ortasındasın boyuna saatini kuruyorsun
O durursa hayatın da duracak sanki
Evler eski bir uygarlığın dingin lağımları
Sokaklarsa çatışıyor temizliyor birbirini
Öbür elindeki titreme dünyanın anadili
Merkezefendi’nin gizli barınağından
Bu açık hava kahvesine getirdiğin ne ki
Bir kentin ortasındasın boyuna saatini kuruyorsun
O durursa hayatın da duracak sanki
Evler eski bir uygarlığın dingin lağımları
Sokaklarsa çatışıyor temizliyor birbirini
Anımsar mısın toros ekspresinden inmiştiniz
Biletlerinizden ibaretti ikinizin de kimliği
Bahçelerden geç parklardan köprülerden geç git
Aşklar da bakım istiyor öğrenemedin gitti
Seviş yolcu büyük sözler söyle ve hemen ayrıl
Uçurumlar birleştirir yüksek tepeleri
Biletlerinizden ibaretti ikinizin de kimliği
Bahçelerden geç parklardan köprülerden geç git
Aşklar da bakım istiyor öğrenemedin gitti
Seviş yolcu büyük sözler söyle ve hemen ayrıl
Uçurumlar birleştirir yüksek tepeleri