03 Temmuz 2014

Abraham Lincoln - Öğret

Zaman alacak biliyorum,
Fakat eğer öğretebilirsen ona,
Kazanılan bir liranın, bulunan beş liradan
Daha değerli olduğunu öğret.
Kaybetmeyi öğrenmesini öğret ona
Ve hem de kazanmaktan neşe duymayı.
Kıskançlıktan uzaklara yönelt onu.
Eğer yapabilirsen,
Sessiz kahkahaların gizemini öğret ona.
Bırak erken öğrensin,
Zorbaların görünüşte galip olduklarını...
Eğer yapabilirsen, ona kitapların mucizelerini öğret.
Fakat onu sessiz zamanlarda tanı.
Gökyüzündeki kuşların, güneşin altındaki arıların,
Ve yemyeşil yamaçtaki çiçeklerin
Ebedi gizemini düşünebileceği.
Okulda hata yapmanın, hile yapmaktan
Çok daha önemli olduğunu öğret ona.
Ona kendi fikirlerini inanmasını öğret,
Herkes ona yanlış olduğunu söylediğinde dahi.
Tüm insanları dinlemesini öğret ona,
Fakat tüm söylediklerini
Gerçeğin eleğinden geçirmesini,
Ve sadece iyi olanları almasını da öğret.
Eğer yapabilirsen, üzüldüğünde bile
Nasıl gülümseyeceğini öğret ona.
Göz yaşlarında hiçbir utanç olmadığını öğret.
Ona kuvvetini ve beynini
En yüksek fiyatı verene satmasını,
Fakat hiçbir zaman kalbine ve ruhuna
Fiyat etiketi koymamasını öğret.
Uğultulu bir insan kalabalığına
Kulaklarını tıkamasını öğret ona.
Ve eğer kendisinin haklı olduğunu inanıyorsa,
Dimdik dikilip savaşmasını öğret.

 Abraham Lincoln'ün oğlunun öğretmenine yazdığı mektuptur.
 
Öğrenmesi gerekli, biliyorum; tüm insanların dürüst ve adil olmadığını. 
Fakat şunu da öğret ona, her alçağa karşı bir kahraman; her bencil politikacıya karşılık kendini adamış bir lider vardır.  Her düşmana karşılık bir dost olduğunu da öğret ona.

Zaman alacak biliyorum, fakat eğer öğretebilirsen ona,  kazanılan bir liranın, bulunan beş liradan daha değerli olduğunu öğret. Kaybetmeyi öğrenmesini öğret ona ve hem de kazanmaktan neşe duymayı.

Kıskançlıktan uzaklara yönelt onu. Eğer yapabilirsen, sessiz kahkahaların gizemini öğret ona, bırak erken öğrensin, zorbaların görünüşte galip olduklarını...

Eğer yapabilirsen, ona kitapların mucizelerini öğret. Fakat ona sessiz zamanlar da tanı, gökyüzündeki kuşların, güneşin yüzü önündeki arıların, ve yemyeşil yamaçtaki çiçeklerin ebedi gizemini düşünebileceği...

Okulda hata yapmanın, hile yapmaktan çok daha onurlu olduğunu öğret ona.

Ona kendi fikirlerine inanmasını öğret, herkes ona yanlış olduğunu söylediğinde dahi...

Nazik insanlara karşı nazik, sert olanlara karşı da sert olmasını öğret ona.

Herkes birbirine takılmış bir yere giderken, kitleleri izlemeyecek gücü vermeye çalış oğluna. Tüm insanları dinlemesini öğret ona, fakat tüm dinlediklerini gerçeğin eleğinden geçirmesini, ve sadece iyi olanları almasını da öğret...

Eğer yapabilirsen, üzüldüğünde bile nasıl gülümseyeceğini öğret ona. Gözyaşlarında hiçbir utanç olmadığını öğret.

Herkesin sadece kendi iyiliği için çalıştığına inananlara dudak
bükmesini öğret ona, ve aşırı ilgiye dikkat etmesini...

Ona kuvvetini ve beynini en yüksek fiyatı verene satmasını, fakat hiçbir zaman kalbi ve ruhuna fiyat etiketi koymamasını öğret.

Uğultulu bir insan kalabalığına kulaklarını tıkamasını öğret ona, ve eğer kendisinin haklı olduğuna inanıyorsa, dimdik dikilip savaşmasını öğret.

Ona nazik davran, fakat onu kucaklama, çünkü ancak ateş çeliği saflaştırır.

Bırak sabırsız olacak kadar cesarete sahip olsun, bırak cesur olacak kadar sabrı olsun.

Ona her zaman kendisine karşı derin bir inanç taşımasını öğret, 
böylece insanlığa karşı da derin bir inanç taşıyacaktır...

Bu büyük bir taleptir, ne kadarını yapabilirsen bir bak bakalım... 
 
  * * *

Sayın öğretmen, (*)

Öğrenmesi gerekli, biliyorum; tüm insanların dürüst ve adil olmadığını.. Fakat şunu da öğretin ona; her alçağa karşılık bir kahraman, her bencil politikacıya karşılık kendini adamış bir lider vardır. Her düşmana karşılık bir dost olduğunu da öğretin ona.

Zaman alacak biliyorum; fakat eğer öğretebilirseniz, ona kazanılan bir doların bulunan beş dolardan daha değerli olduğunu öğretin.

Kaybetmeyi öğrenmeyi öğretin ona ve kazanmaktan keyif almasını da..

Eğer yapabilirseniz, kıskançlıktan uzak durmaya yönlendirin onu.

Tebessümün gizemini öğretin ona. Bırakın erkenden öğrensin zorbaların görünüşte galip olduklarını.

Eğer yapabilirseniz, ona kitapların mucizelerini öğretin. Fakat ona gökyüzündeki kuşların, güneşte uçan arıların ve yemyeşil tepelerdeki çiçeklerin ebedi gizemini düşünebileceği sakin zamanlar da verin.

Okulda kırık not almanın kopya çekmekten çok daha onurlu birşey olduğunu öğretin ona.

Ona, herkes onun fikirlerinin yanlış olduğunu söylese bile, kendi fikirlerine inanmasını öğretin.

Nazik insanlara karşı nazik, sert olanlara karşı da sert davranmasını öğretin ona.

Herkes birbirinin peşine takılmış bir yöne giderken, kalabalığın peşine takılmayacak kadar güçlü olmayı öğretin oğluma.

Tüm insanları dinlemesini öğretin ona; fakat ona tüm dinlediklerini gerçeğin eleğinden geçirmeyi ve sadece iyi olanları almayı da öğretin.

Eğer yapabilirseniz, üzülünce bile nasıl gülümsenebileceğini öğretin ona. Gözyaşlarının utanılacak birşey olmadığını öğretin. Herkese şüpheyle yaklaşanları ciddiye almamayı, gereğinden fazla ilgi gösterenlere dikkat etmeyi öğretin.

Ona, fizik ve beyin gücünü en yüksek fiyatı verene satmasını; fakat kalbine ve ruhuna asla fiyat biçmemesini öğretin.

Uluyan bir insan sürüsüne kulaklarını tıkamasını öğretin ona; ve eğer kendisinin haklı olduğuna inanıyorsa, dimdik savaşmasını..

Ona nazik davranın, fakat ona sarılmayın çünkü iyi kaliteli çelik ancak ateşten geçtikten sonra oluşur.

Bırakın sabırsız olacak kadar cesarete sahip olsun. Bırakın, cesur olacak kadar sabırlı olsun. Ona, her zaman kendisine karşı derin bir inanç taşımasını öğretin çünkü ancak böylece insanlığa karşı da derin bir inanç taşıyacaktır.

Sizden çok şey istiyorum; ne yapabilirsiniz, bir bakın bakalım. O, öylesine iyi küçücük bir insan ki, oğlum...  

Bu mektup ABD Başkanı Abraham Lincoln tarafından oğlunun öğretmenine yazılmıştır.