18 Şubat 2013

Hiç İçin Metinler - Samuel Beckett

  İrlandalı yazar Samuel Beckett, "başarısızlık yoksunluk sanatı" olarak tanımladığı edebiyat anlayışını ilk şiirlerinden son düz yazılarına kadar inatla sürdürmüştü. "Sanatçının nedenini bilmeden, hiçbir şeye sahip olmadan ahiçi anlatmak zorunda kalışı" biçiminde açabileceğimiz "başarısızlık yoksunluk" kavramı dört uzun öyküsünde yoğun bir karamizahla yoğrulur. Bu öyküler Beckett'ın edebiyat serüveninde bir kilometre taşı oluşturur, ilk ben öyküsel anlatı olmasının yanında İrlandalı yazarın yabancı bir dilde (Fransızca) verdiği ilk yapıttır. "Hiç İçin Metinler"de ise iyice yoksunlaşan, öznel ve nesnel tüm duyumlarını yitirmiş, sanrısal bir kimliği bile kalmamış anlatıcı, çelişkilerle, karşıtlıklarla dolu söylemini "hiçliğin içini oyarak" sürdürür. Beckett bu metinlerden, her türlü noktalama işaretini, söz dizimini, kısacısı klasik edebiyatla tüm bağlarını koparacağını, anti-edebiyatın başyapıtı "Acaba Nasıl"a ulaşacaktır. Edebiyatın bu ödünsüz yaarıyla yüz yüze gelmeye cesaret edenlere.

https://upload.wikimedia.org/wikipedia/tr/e/e1/Hi%C3%A7_%C4%B0%C3%A7in_Metinler_Ayr%C4%B1nt%C4%B1.jpg Üç öykü de bulundukları yerden kovulan veya çıkarılan, dolayısıyla hayatlarını devam ettirecek yeni bir yer aramak zorunda bırakılan yaşlı adamlar hakkındadır. Hiçbiri adlandırılmamış olan Hiç İçin Metinler ise bilinmeyenden gelen pek çok sesten ibarettir. S. E. Gontarski'ye göre, "Hiç İçin Metinler okunduğunda geriye hiçbir şey kalmaz, belki kalsa kalsa Beckett'ın 1950'lerde görsel açıdan zengin ama harici bütünlüğe sahip olmayan öyküler yaratmak için içine daldığı manevi bilinç kalır." Dolayısıyla bu metinler, daha önce yazılmış olan üç öykü ve First Love ile karşılaştırıldığında, Beckett'ın eserlerindeki modernizmden postmodernizme geçişi temsil eder. Bu metinler, tamamlanmış öyküler değil, "sürekli açıklanan bir anlatının parçaları, tamamlanması amaçlanmayan bir yapının görüntüleridir." Bu fikir, Beckett'ın öykülere artık gerek kalmadığını açıkladığı dördüncü metinde dile getirilmiştir:

Hayatım var, neden olmasın, o da bir şey, eğer olması gerekiyorsa, eğer olmak zorundaysa, hayır demiyorum bu akşam. Bir şey olmak zorunda, öyle görünüyor, konuşma olduğuna göre, öyküye gerek yok, öykü şart değil, sadece hayat, hatam buydu benim, hatalarımdan biri kendim için bir öykü istemekti, hayatın kendisi yeterli iken......... tr.wikipedia.org